1. Hukuk Dairesi 2015/17383 E. , 2018/10042 K.
"İçtihat Metni".....
Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, tapu kaydında düzeltim isteğine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakanları ..."ın maliki olduğu 1371, 1425 ada 2, 3, 4 ile 1419 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydındaki ‘’...’’ ve ‘’...’’ olan baba adının ‘’....’’ olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddianın ispatlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bilindiği üzere tapu kaydında düzeltim davalarında taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme taleplerinin kaynağını oluşturur. Bu tür işlerde kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
Bu tür işlerde mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir:
1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması veya tespiti istenen talep konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir.
2-Nüfus müdürlüğünden, talep konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarında bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak telep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir.
./..
3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı da araştırılmalıdır.
4-İstem konusunda tanıklar dinlenmelidir.
5-Tüm bu araştırmalar sonucu hâlâ kesin bir kanaat oluşmamış ise mahallinde keşif yapılarak; tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri taşınmaz başında dinlenmelidir.
Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında talebin kabulü yoluna gidilmelidir.
Somut olaya gelince, noksan kayıtların ikmali için daha önce üç defa geri çevirme yapıldığı, duruşma tutanaklarının ve yazılan müzekkerelerin incelenmesinden geri çevirme kararlarına konu bir kısım belgeler getirtildiği halde temyiz incelemesi için mahallinden gönderilen dosya içerisinde bu belgelere rastlanamamış, bir kısım belgenin ise celp edilmediği anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca; dava konusu taşınmazların güncel çap kayıtları ile birlikte ilk tesisinden itibaren tüm tedavül kayıtlarının ( resmi akit, imar dağıtım cetvelleri, mahkeme kararı, tüm dayanak kayıtları vs.) ilgili tapu müdürlüğünden eksiksiz olarak temin edilmesi, bir kısım taşınmazın geldisi olan 77 ada 10 parsel sayılı taşınmazın satış işlemine esas ...... 14. Noterliğinin 15.07.1997 tarih 8042 yevmiye nolu vekaletnamenin merciinden getirtilmesi ve bu vekaletname ile 1371 parsel sayılı taşınmazın temlikinde kullanılan ..... 14. Noterliğinin 31.03.1998 tarih 16967 yevmiye nolu vekaletnamede fotoğrafı bulunan ...’ın davacıların mirasbırakanı olup olmadığının tanıklara sorulması, vekaletnamelerdeki nüfus kayıtlarının davacıların mirasbırkanın nüfus kayıtları ile karşılaştırılması, tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgelerin incelenmesi, toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davalının yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 09.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.