Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2348
Karar No: 2019/1482
Karar Tarihi: 07.03.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/2348 Esas 2019/1482 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı banka, davalılara verilen kredi ve kredi kartı borçlarının ödenmemesi üzerine icra takibi başlatmıştır. Davalı kefilin sorumluluğunun sona ermediği, davalı ...'nin ise müteselsil kefil olduğu kabul edilerek, davanın kısmen kabulüne hükmedilmiştir. Ancak, bilirkişi raporları arasındaki çelişkiler nedeniyle hükmün bozulması gerektiği kararına varılmıştır. Mahkeme, davalı kefilin sorumluluğunun sona erip ermediği konusunda uzman bir bankacı bilirkişi ile banka kayıtları üzerinden incelenerek uygun sonuca varılması gerektiğini ifade etmiştir.
Kanun Maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 204 ve 266.
19. Hukuk Dairesi         2017/2348 E.  ,  2019/1482 K.

    "İçtihat Metni"

    19. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı temlik alan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Davacı vekili, davacı bankanın ... Şubesi"nce imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden davalı ..."ya kredi ve ticari nitelikli kredi kartı verildiğini diğer davalı ..."nın ise 500.000,00 TL kefalet limiti ile müteselsil kefil konumunda olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini, keşide edilen ihtarnamede belirtilen süre içerisinde borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında ... 23. İcra Müdürlüğü 2010/18103 E. sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalıların itirazı nedeniyle takibin davalı ... hakkında tamamen, davalı ... hakkında ise faiz oranı yönünden durduğunu ileri sürerek davalıların itirazlarının iptaline, %40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, davalının kefaleti ile bir kez kredi çekildiğini, kredinin 10.11.2009 tarihinde İş Bankasından ipotek karşılığı çekilen kredi ile kapatıldığını, bu ödeme ile davalının kefil olduğu genel kredi sözleşmesi ve işletme kartlarının tamamının ödendiğini, bu nedenle müvekkilinin kefil olduğu borç kalmadığını, daha sonra kullandırılan kredi nedeniyle davalının sorumlu olmayacağını savunarak davanın reddine ve %40 oranında kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir
    Davalı ... davaya cevap vermemiş,10.11.2015 tarihli duruşmada, takip konusu alacak, işlemiş faiz ve ihtarname masrafına bir itirazı olmadığını, itirazının faiz oranına yönelik olduğunu takip konusu krediye yönelik diğer davalı ...’nın kefaletinin söz konusu olmadığını savunmuştur.
    Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, 16.06.2016 tarihli bilirkişi raporuna göre müteselsil kefil ... yönünden kefaletin dava konusu alacağı kapsadığı ve kefaletinin devam ettiği görüşüne itibar edilmediği, davalı ..."nın kefaleti genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan 22.12.2008, 19.08.2009 ve 19.09.2009 tarihli kredilere ilişkin olduğu,söz konusu kredi borçlarının tasfiyesi için 09.11.2009 tarihinde "Krediler kapatma tutarı" açıklaması ile 49.000 TL"lik EFT"nin gönderilmesinden bir gün sonra ..."nın verdiği ipoteğin bankaca fek edildiği,davalı tarafından bankaya verilen şahsi ve ayni teminatın dava konusu alacağı kapsamadığı, bilirkişi ... tarafından hazırlanan 25.04.2013 tarihli bilirkişi raporunda davalı ... kefaletinin 22.12.2008 tarihli genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan aynı tarihli 36.650 TL"lik krediye, 18.09.2009 ve 19.09.2009 tarihli kredilere ilişkin olup, kredi borcunun ödenerek hesabın tasfiye edildiği, daha sonra kullandırılan kredilere yönelik kefaletin söz konusu olmadığının ifade edildiği gerekçesiyle davanın 16.06.2016 tarihli bilirkişi raporundaki hesaplamalar doğrultusunda davalı ... yönünden kısmen kabulüne, davalı ... yönünden reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davaya konu icra takibinin incelenmesinde borcun sebebinin 08/10/2010 tarihli ihtarname, genel kredi sözleşmesi olduğu belitilmiş olup, söz konusu genel kredi sözleşmesinde davalı ... müşterek borçlu müteselsil kefil konumundadır. Mahkemece davalı ... tarafından verilen ipoteğin fek edilmesi nedeniyle kefilin sorumluluğunun sona erdiği belirtilmiş ise de kredinin teminatı olarak verilen ipoteğin fekki borcun sona erdiği anlamına gelmez. Mahkemece alınan her iki bilirkişi raporu da birbiriyle çelişkili olup mahkemece de bilirkişi raporları dikkate alınmaksızın karar verilmiştir. Mahkemece yapılması gereken icra takibine konu kredi alacağının davalı ..."nın kefil olduğu genel kredi sözleşmesinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı konusunda uzman bankacı bilirkişi ile banka kayıtları yerinde incelenerek şayet dava ve takip konusu alacak davalı ..."nın imzasının bulunduğu genel kredi sözleşmesinden kaynaklanıyorsa borçtan davalı ..."nın sorumlu olacağı gözetilerek toplanacak deliller doğrultusunda varılacak uygun sonuç dairesinde karar verilmesinden ibarettir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 07/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi