11. Hukuk Dairesi 2016/8274 E. , 2018/2046 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 01.03.2016 tarih ve 2008/307-2016/129 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen ....03.2018 günü hazır bulunan davacı-karşı davalı vekili Av. ...ile davalı-karşı davacı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin devir yolu ile ... Genel Müdürlük otobüslerine reklam alınmasına ilişkin 29.01.1997 tarihli sözleşmeye ....05.1997 tarihinde taraf olduğunu, davacı tarafından sözleşmenin 5. maddesine uygun yer teslimi yapılmadığından müvekkilinin verimli çalışma olanağı bulamadığını, hatta sözleşmenin 7. maddesiyle davalıya ödenmesi zorunlu kılınan (660.000) USD’ye dahi yaklaşılamadığını ileri sürerek, (561.697) USD zarar ile ilk iki sözleşme yılına ait (1.509.893 USD kâr yoksunluğunun faiziyle davalıdan tahsilini, sözleşmenin 7. maddesinin iptalini, ikinci sözleşme döneminde yapılan iş miktarının (660.000) USD’den mahsubu ile bakiyesinden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini ve teminat mektubunun paraya çevrilmesinin tedbiren durdurulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuş, birleşen davada ise, davalı ... İnş. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin sözleşmenin 7. maddesini ihlal ederek ikinci ve üçüncü dönemlerde yıllık garanti edilen (660.000) USD’nin altında ödeme yapılması nedeniyle İdare Encümeni’nin 29.07.1999 gün ve 260 sayılı kararı ile sözleşmenin feshi ile teminatın irat kaydedilmesine karar verildiğini ileri sürerek, (1.040.678) USD’nin faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
... İnş. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. vekili, birleştirilen davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının yer tesliminin sözleşmeye uygun olarak yapılmaması sebebiyle sözleşmeyi feshettiği, davacının tahsis olunan yeri uygun bulmaması nedeniyle kabulden kaçınması mümkün iken yer teslimini kabul ettiği, her ne kadar davalı görevlilerinin eksiklik belirlediği görülmüş ise de görevlilerin davalıya yüklenmeyen yeni bir yükümlülük oluşturması ve davalının da bu tasarrufa icazet vermemesi sebebiyle yetkisiz temsil gereğince bu hususun davalıyı bağlamayacağı, yer tesliminin ....05.1997 tarihinde yapıldığı,
davacının sözleşmeye göre bu yerde "tesis kurabilme" imkanı da varken salt eksikliklerin giderilmemesi gerekçesiyle sözleşmeyi feshetmesinin haksız olduğu, bu nedenle asıl davada davacı yüklenicinin alacak ve tazminat namı ile herhangi bir alacağı bulunmadığı, sözleşmenin feshi haksız olmakla birleşen davada davacı iş sahibinin ödenmeyen eksik kira bedellerini talebi yerinde olduğu, sözleşmenin 7. maddesinde yıllık 660.000,00 USD bedelin yüklenici tarafından garanti edildiği davacının ilk yıl garanti edilen miktarı aşan tutarda gelir elde etmesi ve davalıya ödeme yapması sebebiyle fazla miktarın sonraki yıllardan tenzili şartları bulunmadığı, ikinci dönemin ....07.1998 tarihinden başladığı ve 14.07.1999 tarihinde sona erdiği, ödenmeyen bedelin 383.200,00 USD olduğu, üçüncü dönemin ....07.1999 tarihinde başlayıp, ....06.1999 sözleşmenin fesih tarihine kadar devam ettiği, ancak taraflar arasındaki dört yıllık sözleşmenin önceden ve haksız feshi hâlinde iş sahibinin ödenmeyen kira alacağı hakkı doğduğu, bu sürenin yeniden ihale yapılması için gerekli makul bir süre olması gerektiği, bilirkişiler kurulunun 29.06.2015 tarihli ek raporlarında belirlenen altı aylık sürenin uygun ve makul bir süre olarak kabul edildiği, ....07.1999 ile ....06.1999 fesih tarihine altı ay ilavesiyle bulunan ....1999 tarihleri arasında hesaplanması gereken .... dönem kira alacağının 294.739,73 USD olduğu gerekçesiyle, asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne, ikinci dönem için 383.200,00 USD’nin 4. ayın bitimi olan ....11.1998 tarihinden itibaren yedi gün içinde, üçüncü dönem için 294.739,73 USD alacağın ilk ayın sonu olan ....08.1999 tarihi sonuna kadar 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesi gereğince devlet bankalarının anılan yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacı vekilinin asıl davaya yönelik bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
...- Mahkemece, hükmün infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde tesisi gerekmektedir. 6100 sayılı HMK"nın 297/.... maddesinde "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." hükmü düzenlenmiştir. Bu nedenle, hükmün açık, anlaşılır ve şüpheye yer vermeyecek şekilde infazı kabil olarak kurulması gerekir. Aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi, dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş olacaktır. Kararların bu hususlara aykırı oluşturulması mahkeme kararlarına duyulan güveni sarsacağı gibi, verilen kararların hukuki denetiminin yapılmasını da olanaksız kılmaktadır.
Somut olayda, birleşen davada davacı, taraflar arasındaki ... otobüslerine reklam alınmasına ilişkin sözleşmeye dayalı alacağın tahsilini talep etmiş, mahkemece, birleşen davada "davanın, kısmen kabulü ile taraflar arasındaki sözleşme kapsamında,
.... dönem olan, ....07.1998-14.07.1999 tarihleri için 383.200,00 USD"nin "4. ayın bitimi olan ....11.1998 tarihinden itibaren yedi gün içinde";
.... Dönem olan, ....07.1999 ilâ 14.07.2000 tarihleri olmasına karşın, sözleşmenin ....06.1999 tarihinde feshi nedeniyle davacıya yeniden ihale için 6 aylık süre verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla; sözleşme sonu olarak belirlenen ....1999 tarihine kadar hesaplanan 294.739,73 USD alacağın "ilk ayın sonu olan ....08.1999 tarihi sonuna kadar",
3095 sayılı Kanun"un 4/a maddesi gereğince Devlet bankalarının anılan yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline" karar verilmiş olup, mahkemece, hüküm fıkrasında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak ve infazı kabil olacak şekilde gösterilmesi gerekirken ikinci ve üçüncü dönem olarak belirlenen alacaklar yönünden faizi başlangıç tarihlerinde infazda tereddüte sebebiyet verecek şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
...- Bozma sebep ve şekline göre, birleşen davada taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davacı vekilinin asıl davaya ilişkin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan asıl davaya ilişkin hükmün ONANMASINA, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, birleşen davada verilen hükmün resen BOZULMASINA, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, birleşen davada taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl davada davacı-birleşen davada davalıdan alınıp davalı-birleşen davada davacı (...)"ya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl davada davacıdan (asıl davaya yönelik) alınmasına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden taraflara (birleşen davaya yönelik) iadesine, ....03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.