Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/1384 Esas 2019/9124 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/1384
Karar No: 2019/9124

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/1384 Esas 2019/9124 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanığı mahkum etti. Mahkeme, işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, ileri sürülen iddia ve savunmaların delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı ve eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı sonucuna vardı. Temyiz itirazları reddedilerek hüküm onandı. Ancak, tekerrür hükümlerinin uygulanması sırasında adli sicil kayıtlarından hangisinin tekerrüre esas olduğunun belirlenmesi konusunda mahkemelerin yanıldığı ve sanıklardan bu bilgiyi beklemenin doğru olmayacağı belirtildi. CMK'nın 226. maddesi gereğince, suçun hukuki niteliği değiştiğinde veya cezanın artırılması veya cezaya ek olarak güvenlik tedbiri uygulanması gerektiğinde, durum sanığa veya varsa müdafiine bildirilerek ek savunma hakkı tanınması gerektiği açıklandı. Bu nedenle, TCK'nın 58. maddesi uygulanması yasaya aykırıdır. Açıklanan nedenlerle, sanık hakkındaki hükümün bozulması gerektiği kanısına varıldı.
Kanun Maddeleri:
- CMK'nın 226. maddesi
- TCK'nın 58. maddesi
10. Ceza Dairesi         2017/1384 E.  ,  2019/9124 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : İZMİR 2. Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hüküm : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, Başkan Vekili ...’ün karşı oyu ve oyçokluğuyla, 26/12/2019 tarihinde karar verildi.

    KARŞI OY GEREKÇESİ

    5271 sayılı CMK’nın 226. maddesine göre; suçun hukukî niteliği değiştiğinde ya da cezanın artırılması veya cezaya ek olarak güvenlik tedbiri uygulanması gerektiğinde, durum sanığa veya varsa müdafiine bildirilerek ek savunma hakkı tanınmadan, sanık hakkında iddianamede gösterilen dışında bir kanun hükmü uygulanamaz.
    Sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektirecek durumunun, ilk defa duruşma sırasında ortaya çıkmadığı, dava açıldığında da mevcut olduğu ileri sürülerek, bu konuda ek savunma hakkına gerek bulunmadığına ilişkin görüş kabul edilemez. CMK"nın 226. maddenin 2. fıkrasında yer alan "cezanın artırılmasını veya cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını gerektirecek hâller, ilk defa duruşma sırasında ortaya çıktığında aynı hüküm uygulanır" ifadesi, "iddianamede gösterilmeyen bir kanun hükmü gereğince, sanığın cezasının artırılması veya sanık hakkında güvenlik tedbiri uygulanması gerektiğinde de birinci fıkrada olduğu gibi durum sanığa veya varsa müdafiine bildirilerek ek savunma hakkı tanınması gerekir" anlamındadır.
    Adli sicil kayıtlarında birden fazla hüküm bulunduğunda, bu hükümlerden hangisinin tekerrüre esas olduğu konusunda mahkemelerin bile zaman zaman yanıldığı, tekerrüre esas olmayan hükmün tekerrüre esas alındığı dikkate alındığında, hakim ve Cumhuriyet savcılarının bile uygulamada yanıldıkları bir konuda sanıklardan adli sicil kayıtlarındaki hükümlerden hangisinin tekerrüre esas olduğunu bilmesini beklemenin doğru olmayacağı kanaatindeyim.
    Adlî sicil kaydı, CMK’nın 209. maddesi gereğince duruşmada okunması zorunlu belgelerdendir. Tekerrür oluşturan mahkûmiyet hükmünün yer aldığı adlî sicil kaydının duruşmada okunması üzerine sanığın okunan kaydın kendisine ait olduğunu veya bu belgeye karşı bir diyeceğinin bulunmadığını söylemesinin ek savunma yerine geçmesi mümkün değildir.
    Emredici nitelikte olan CMK’nın 226. maddesi gözardı edilerek, sanığa ek savunma hakkı verilmeden, TCK’nın 58. maddesinin uygulanması yasaya aykırıdır.
    Açıklanan nedenlerle, sanık hakkındaki hükmün bozulması gerektiği kanısını taşıdığımdan çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum. 26/12/2019





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.