17. Hukuk Dairesi 2017/4893 E. , 2019/12398 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ... hakkında takip yaptıklarını, takibin semeresiz kaldığını, borçlunun alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazları üzerinde muhasebecisi davalı ... lehine ipotek tesis ettiğini belirterek davalılar arasındaki tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemenin, davanın reddine ilişkin ilk kararı, Dairemizin 23.02.2016 tarih 2016/833 Esas 2016/2110 Karar sayılı ilamı ile dava dayanağı İzmir 9. İcra Mürülüğünün 2013/833 sayılı takip dosyası yönünden, davacının haczi iptali istenilen ipotekten önce tesis edildiğinden bu dosya yönünden davacının bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığından davanın reddinin yerinde bulunduğu, davalı borçlunun aciz halinin sabit olduğu ve davalı ..."in borçlunun mali durumunu bilebilecek şahıslardan olduğundan diğer takip dosyaları yönünden davanın kabulü gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozmadan sonra davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK"nun 277. maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve bozma ilamı gereğince karar verilmiş bulunmasına göre, davalı ... vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-HMK"nın 297. maddesinde hükümde hangi hususların yer alacağı belirtilmiştir. HMK"nın 297/2. maddesinde hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden herbiri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olduğu hükmü getirilmiştir. Bunun amacı, hükmün infaz edilecek kısmı sonuç kısmı olacağından sonuç kısmının infaz ve uygulamaya elverişli olarak yazılmasını sağlayarak infazda tereddüt yaratmamaktır.
Öte yandan İİK’nun 283/1. maddesi gereğince tasarrufun iptali davasının kabulü halinde, davaya konu mal üzerinde cebri icra yetkisini elde eder ve dava konusu mal taşınmaz ise, davalı üçüncü kişi üzerindeki kaydın tashihine mahal olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir.
Somut olayda, davacı alacaklı tarafından 5 ayrı takip dosyası yönünden dava açarak dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin iptali talep edilmiştir. Davanın kabulü halinde dava dayanağı takip dosya numaraları belirterek, bu takip dosyalarındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olarak ipoteğin iptali ile davacıya haciz ve satış isteme yetkisi verilmesi gerekirken, infazda kuşku yaratacak şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
Ne varki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK"nın geçiçi 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan "davalılar arasında 14/05/2013 tarihinde yapılan ipotek işleminin iptali ile tapudan fekkine," ibarelerinin hükümden çıkartılmasına, yerine " İzmir 9. İcra Müdürlüğünün 2013/5395, 2013/6194, 2013/7409 ve 2013/7889 sayılı takip dosyalarındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olarak, dava konusu taşınmaz üzerinde davacıya haciz ve satış isteme yetkisi verilmesine" ibaresinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine, 24/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.