Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama, suç üstlenmeye azmettirme, suç üstlenme, yalan tanıklık
Hüküm : Taksirle yaralama suçundan sanık ... hakkında; TCK"nın 89/4, 62/1, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Suç üstlenmeye azmettirme suçundan sanık ... hakkında; TCK"nın 271/1-c, 38, 62/1, 50/1-a, 52/2. maddeleri gereğince mahkumiyet
Suç üstlenme suçundan sanık ... hakkında; TCK"nın 271/1-c, 62/1, 50/1-a, 52/2. maddeleri gereğince mahkumiyet
Yalan tanıklık suçundan sanık ... hakkında; TCK"nın 272/1, 62/1, 50/1-a, 52/2-4 maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle yaralama, suç üstlenmeye azmettirme, suç üstlenme ve yalan tanıklık suçlarından sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, mahalli Cumhuriyet savcısı, sanık ... müdafi ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde, meskun mahalde gece vakti sanık ...’in idaresindeki kamyoneti ile seyrettiği esnada kavşaklarda geçiş önceliği kuralına riayet etmeyerek katılanların içinde bulunduğu otomobil ile çarpışması neticesinde katılanların basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralandıkları olayda;
1- Taksirle yaralama suçundan sanık ...‘ın mahkumiyetine ilişkin sanık müdafii tarafından yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
2- Suç üstlenmeye azmettirme suçundan sanık ...’ın, suç üstlenme suçundan sanık ...’ın ve yalan tanıklık suçundan sanık ...’ın mahkumiyetlerine ilişkin mahalli Cumhuriyet savcısının ve sanık ... müdafinin ve sanık ...’ın temyiz itirazlarının incelenmesinde gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafinin, beraat kararı verilmesi gerektiğine, mahalli Cumhuriyet savcısının, sanık ... hakkında yalan tanıklık suçundan beraat kararı verilmesi gerektiğine, sanık ...’ın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanıkların, tanık ve katılanların beyanları ile tüm dosya kapsamından, sanık ...’ın, sanık ...’ın suçu üstlenmesine yönelik her hangi bir davranışının veya bir konuşmasının olduğuna dair somut bir delil bulunmadığı anlaşılmakla, sanık ...’in suç üstlenmeye azmettirme suçundan beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2- Sanık ...’ın tanık sıfatıyla yeminli ifadesinin yetkili merciler tarafından alınmadan hakkında düzenlenen iddianame sonucunda yalan tanıklık suçundan açılan davada sanığın eyleminin suç oluşturmadığı gözetilerek beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeksizin sanık hakkında yazılı şekilde hüküm tesisi,
3-Sanık ...’ın anılan olayda kamyon sürücü olup ve geçiş üstünlüğü kuralına uymayarak katılanların yaralanmasına neden olduğuna dair verdiği beyanı ile ilgili hakkında herhangi bir adli işlem yapılmadan sanık hakkında 10.01.2014 tarihli iddianame ile suç üstlenme suçundan açılan davada, suçun unsurları oluşmadığı halde sanık hakkında suç üstlenme suçundan hüküm kurulması,
4-Suç üstlenme ve yalan tanıklık suçlarının Türk Ceza Kanununun ‘’adliyeye karşı suçlar ‘’ başlığı altında yer alması ve mağdurunun toplum olması karşısında, mahkemece ""katılanın zararı tazmin edilmediğinden CMK"nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına, ""şeklindeki hatalı gerekçe ile sanıklar ... ve ... haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi ,
Kabule göre de;
Sanık ... hakkında suç üstlenme suçundan mahkumiyetine hükmedilmesi ile Sanık ... hakkında suç üstlenmeye azmettirme suçundan hüküm kurulması sırasında kanun maddesinin TCK‘nın 270. maddesi yerine TCK’nın 271/1-c maddesi olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının, sanık ... müdafinin, sanık ...’ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 13.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.