17. Ceza Dairesi Esas No: 2019/14115 Karar No: 2020/1935
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/14115 Esas 2020/1935 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hüküm doğrultusunda, sanıklar iş yerinden bir mont çalmak suçundan mahkum edildi. Ancak, malın değerin azlığı nedeniyle sanıkların cezaları 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 145. maddesi uyarınca hesaplanmadı. Bu nedenle, mahkemece sanıkların cezalarında düzeltme yapılması ve yargılama giderlerinin devlet tarafından karşılanması kararı verildi. Kanun maddeleri ise şöyle: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 145. ve 62. maddeleri, 6352 sayılı Yasa'nın 100. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 324. maddesi ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 106. maddesi.
17. Ceza Dairesi 2019/14115 E. , 2020/1935 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanıklar hakkında hırsızlık suçundan verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanıklar ... ve ... ile birlikte müştekinin işlettiği iş yerinden 47,50 TL değerindeki montu çalan hükümlü Mustafa Mengütemur hakkında malın değerinin azlığı nedeniyle 5237 sayılı TCK’nin 145. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmediği, hükümlünün de yüzüne karşı verilen hükmü temyiz etmediği ve bu hükmün temyiz edilmeden kesinleştiği anlaşılmakla; bu hususta kanun yararına bozma yoluna gidilebileceği mümkün görülmekle yapılan incelemede; Sanıklar hakkında tayin olunan 2 yıl hapis cezaları üzerinden 5237 sayılı TCK"nin 145. maddesi uyarınca 1/4 oranında indirim yapılırken 1 yıl 6 ay yerine 1 yıl 3 ay hapis cezalarına hükmedilmiş ise de, tayin olunan cezalar üzerinden aynı Kanun’un 62. Maddesi gereğince 1/6 oranında indirimler yapılırken sonuç cezaların 1 yıl 3 ay hapis cezaları olarak doğru tayin edilmesi karşısında bu durum mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir. Diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; Önceki hükümler sanıklar tarafından temyiz edilmiş olduğundan lehe bozma sonrası yapılan yargılama giderlerinin sanıklara yükletilemeyeceğinin gözetilmemesi ve bozma öncesinde sanıkların paylarına düşen yargılama giderlerinin 6352 sayılı Yasa"nın 100. maddesi ile CMK"nun 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğu ve bu nedenle sanıklara yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin göz ardı edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ...’in temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasından yargılama giderine ilişkin kısım çıkartılarak yerine ""6352 sayılı Yasanın 100. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nin 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106.
maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olan bozma öncesi sanıkların paylarına düşen yargılama giderlerinin ve ayrıca sanıkların lehine olan bozma ilamları sonrasında yapılan yargılama giderlerinin Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasına"" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11.02.2020 günü oy birliğiyle karar verildi.