16. Ceza Dairesi 2018/7005 E. , 2019/3484 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 1-Sanıklar ..., hakkında TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53/1-2-3, 58/9, 62, 63 maddeleri gereğince ayrı ayrı hapis cezası ile mahkumiyetlerine dair istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddi
2-Sanık ... hakkında TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri gereğince hapis cezası ile mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi,
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık ..., ... duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
Gerekçeli karar, müdafileri ile birlikte kendilerine de tebliğ edilen sanıklar ... ve ..."in incelemeye konu kararı süresinde temyiz ettikleri görülmekle tebliğnamedeki temyiz incelemesinin süre yönünden reddine ilişkin görüşe iştirak olunmamış, sanık ... müdafiinin yasal şartları taşımayan eski hale getirme talebinin CMK"nın 41 ve 42. maddeleri gereğince reddi ile sunduğu temyiz lahiyasının hükmü süresinde temyiz eden müvekkili sanığın temyiz dilekçesinin açıklaması olarak kabulü gerekmekle temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazının incelemesinde;
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Takdiri indirim nedeni olarak; failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususların göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeden geçmişte hakkında herhangi bir suç kaydı ve sabıkası bulunmayan, dosyaya yansıyan olumsuz bir davranışı da tespit edilemeyen, beyanından dönmesi nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma şartları oluşmasa da soruşturma aşamasında suç ve diğer örgüt mensupları hakkında verdiği bilgiler suçun sübutuna esas teşkil eden sanık hakkında dosya kapsamı ile uyumlu bulunmayan ve yeterli olmayan gerekçe ile TCK"nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-Sanıklar ..., ..., ..., ... haklarındaki mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
a-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının" kabul edildiği gözetilmekle,
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanıklar ...,’ın ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ByLock tespit ve değerlendirme tutanaklarının getirtilip, sanık ... hakkında ayrıntı içermeyen fotoğraf teşhisi yapan Mehmet Keser’in ayrıntılı ifade tutanağının mahkemesinden temin edilerek duruşmada CMK"nın 217. maddesi gereğince sanıklar ve müdafilerine okunup, gerektiğinde Mehmet Keser’in tanık olarak dinlenmesinden sonra diyecekleri sorularak bir karar verilmesi gerekirken sanıkların ByLock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz ByLock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-BDDK’nın 29.05.2015 tarihli kararı ile temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen ve 22 Temmuz 2016 tarihli kararı ile de 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 107. maddesinin son fıkrası gereğince faaliyet izni kaldırılıncaya kadar yasal bankacılık faaliyetlerine devam eden, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklı Asya Katılım Bankası AŞ"de gerçekleştirilen mutad hesap hareketlerinin örgütsel faaliyet ya da örgüte yardım etmek kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek, örgüt liderinin talimatı üzerine örgütün amacına hizmet eden ve bankanın yararına yapılan ödeme ve sair işlemlerin, örgüte üye olmak suçu bakımından örgütsel faaliyet, tek başına ise örgüte yardım etmek olarak kabul edilebileceği nazara alındığında; sanık ...’nın ilgili yerlerden Bank Asya hesap hareketlerinin getirtilip, gerekirse hesap hareketlerine dair bilirkişi raporu alınıp tüm dosya kapsamının bir bütün halinde değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar ..., ve ... ile sanıklar ..., müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden BOZULMASINA, sanık ...’nun tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı ve mevcut delil durumu gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.