Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/9690 Esas 2017/2367 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/9690
Karar No: 2017/2367
Karar Tarihi: 07.03.2017

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/9690 Esas 2017/2367 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar temyiz edilmiştir. Temyiz talebi sadece sanığın mahkumiyetiyle ilgilidir. Kararda yapılan incelemeler sonucu şu konulara dikkat çekilmiştir:
1. Mağdurun yüzünde sabit iz kalıp kalmayacağı raporu olay tarihinden en az 6 ay sonrasında alınmalıdır.
2. Taraflar arasında tartışma yaşanmış olup ilk haksız hareketin kim tarafından yapıldığı kesin olarak belirlenememiştir. Bu nedenle haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmalıdır.
3. Hapis cezası belirlenirken TCK'nin ilgili maddelerine dikkat edilmelidir.
4. TCK'nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumu yeniden değerlendirilmelidir.
Kararda geçen kanun maddeleri:
- Adli Tıp Kurumu uygulama ve kriterleri
- TCK 29. madde (haksız tahrik)
- TCK 53. madde (hak yoksunluğu)
- TCK 86. madde (kasten yaralama)
- TCK 87. madde (yaralama suçunun cezası)
3. Ceza Dairesi         2016/9690 E.  ,  2017/2367 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyetine dair

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü;
    Sanığın temyiz dilekçesi içeriğinden, temyiz talebinin sadece kendisi hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik olduğu belirlenerek, bu kapsamla sınırlı olarak inceleme yapılmakla;
    1) Adli Tıp Kurumu uygulama ve kriterlerine göre mağdurun yüzünde sabit iz kalıp kalmayacağı yönündeki raporun olay tarihinden itibaren en az 6 ay sonra alınması gerektiğinin gözetilmeden, 24/08/2012 tarihinde düzenlenen raporun hükme esas alınması suretiyle eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
    2) Taraflar arasında yaşanan kavga olayının başlangıcına ilişkin tarafların birbirleriyle çelişen anlatımlarının bulunması karşısında, sanığın da çıkan kavgada yaralandığı göz önüne alınarak CGK’nin 22/10/2002 tarih, 2002/4-238 Esas ve 2002/367 sayılı kararı gereğince ilk haksız hareketin kim tarafından yapıldığının kesin olarak belirlenemediği durumlarda, sanık lehine TCK 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kabule göre de;
    3) 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-e, 87/1-c maddesine göre belirlenen hapis cezasının TCK"nin 87/1-c-son maddesine göre 5 yılın altında kalması nedeniyle 5 yıla çıkarılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    4) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas- 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinde belirilen hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı, 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, CMUK"un 326/son maddesi gereği kazanılmış hak dikkate alınarak isteme uygun olarak BOZULMASINA, 07/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





























    .


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.