5. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/9618 Karar No: 2021/3053 Karar Tarihi: 10.03.2021
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/9618 Esas 2021/3053 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen davada, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terki istenmiştir. Mahkeme, bozma ilamına uyulmamış ve raporu esas alan bilirkişi kurulu incelemesi hatalı bulunarak, taraflara benzer satışları bildirmeleri için imkan tanınması, gerekirse resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve mahallinde keşif yapılması gerektiğine karar verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesi olarak belirtilmiştir.
5. Hukuk Dairesi 2020/9618 E. , 2021/3053 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; Bozma öncesi, raporu hükme esas alınan bilirkişi kurulunca emsal alınan tşınmazın kamulaştırma işlemi sonucu idarece satın alınan taşınmazlar olduğu bunların serbest satış sayılamayacağından yapılan emsal incelemesinin hatalı olduğu, bu nedenle raporun inandırıcı ve hüküm kurmaya elverişli olmadığı, yeniden emsal celbedilip, keşif yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden bahisle mahkeme kararı bozulmuş olmasına rağmen, bozma sonrası alınan bilirkişi kurulu raporunda da aynı satışın emsal alındığı anlaşılmıştır. Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve değerlendirme tarihi olan 2013 yılı itibariyle dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 10/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.