Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/4538 Esas 2016/2298 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4538
Karar No: 2016/2298
Karar Tarihi: 11.04.2016

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/4538 Esas 2016/2298 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı kooperatif ile davacı arasında yapılan ortaklık anlaşmasında, davacının ödeyeceği toplam meblağın 89.500 TL olarak belirtildiği ancak kooperatif yöneticilerinden birisinin imzaladığı belgenin geçersiz olduğu ve yönetim kurulunun buna yetkisinin bulunmadığı belirtilmiştir. Kooperatif ana sözleşmesine göre evrakın muteber olması için en az iki imzanın bulunması gerektiği ifade edilmiştir. Hatta konut maliyetlerinin henüz kesinleşmediği ve tasfiyenin devam ettiği, bu sebeple tasfiyenin sonucunun beklenmesi gerektiği söylenerek davanın usulden reddine karar verilmiştir. Davacının temyiz itirazları reddedilerek hükmün onanması kararlaştırılmıştır. Kararda bahsedilen kanun maddeleri ise kooperatif ana sözleşmesinin 46. ve 61. maddeleridir.
23. Hukuk Dairesi         2015/4538 E.  ,  2016/2298 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    Vek. Av. ...

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkilinin davadışı..."ın ortaklık hak ve hissesini alarak davalı kooperatife üye olduğunu, müvekkilinin üyeliği süresince 20.01.2012 tarihine kadar toplam 56.500,00 TL ödemede bulunduğunu, taraflar arasında 30.01.2012 tarihinde teslim-tesellüm ve borç tutanağının imzalanarak müvekkiline tahsis edilen D Blok 5 no"lu bağımsız bölüm için arsa payı ve tapu tahsis bedeli toplamının 89.500,00 TL olarak belirlendiğini, müvekkilince o ana kadar yapılan 56.500,00 TL"lik ödemenin mahsubu sonrası kalan 33.000,00 TL için 12 adet senet düzenlenerek bakiye ödemenin yapılacağının kararlaştırıldığını, müvekkilinin senet ödemeleri bitmeden .... Şubesinde kullanmış olduğu 05.02.2013 tarihli krediye istinaden 41.300,00 TL"nin davalı kooperatif hesabına konut edinim bedeli altında gönderildiğini, müvekkilinden istenen toplam bedelin 89.500,00 TL olmasına karşın, bununla birlikte 7.280,00 TL şerefiye bedeli ve 3.000,00 TL oturma ruhsatı olmak üzere müvekkilinden toplamda 99.780,00 TL yerine 130.800,00 TL tahsilat yapılmak suretiyle fazla olan ve haksız yere 31.020,00 TL tahsilat yapıldığını, fazla ödemenin iadesi için davalı kooperatife gönderilen ihtarnamenin de sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, fazladan tahsil edilen 31.020,00 TL"nin ihtarnamenin tebliğinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, cevap dilekçesi sunmamış ve davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; kooperatif kaşesi ve tek imza bulunan 30.01.2012 tarihli "teslim-tesellüm ve borç tutanağı" belgelerinde davacının ödeyeceği toplam meblağın 89.500,00 TL olarak belirtildiği, davacı ile kooperatif yöneticilerinden birisi arasında imzalanan bu belgenin sabit ödemeli ortaklık anlamına geldiği, bu şekilde davacıya diğer ortaklara kıyasla ayrıcalık sağlanmış olduğu, oysaki yönetim kurulunun böyle bir yetkisinin bulunmadığının genel kurul tutanaklarından anlaşıldığı, kooperatif ana sözleşmesinin 46. maddesine göre kooperatif adına düzenlenecek bir evrakın muteber olması için en az iki imzanın bulunmasının zorunlu olduğu, sözü edilen belgenin bu yönden geçersiz olduğu, kooperatif ana sözleşmesinin 61. maddesine göre; inşaat imalatlarının tamamlanmasından sonra öncelikle geçici ve bilahare kesin maliyetlerin belirlenip 63. maddeye göre ortağın ödemeleri eksik ise tamamlattırılması, fazla ise fazlalığın iade edilmesi gerektiği ancak davalı kooperatifte henüz bu anlamda bir çalışma yapılmadığı, konut maliyetlerinin henüz kesinleşmediği ve tasfiyenin devam ettiği, bu itibarla tasfiyenin sonucunun beklenmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    .../...
    S.2

    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.