Esas No: 2018/7323
Karar No: 2019/3474
Karar Tarihi: 13.05.2019
Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma - Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/7323 Esas 2019/3474 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden mahkumiyetine karar verdi ancak cezasında TCK'nın 62. maddesi uygulanırken indirim oranının belirtilmemesi ve Anayasa Mahkemesinin kararına uyulmaması nedenleriyle hükmün bozulmasına karar verdi. Ayrıca sanığın devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçu yönünden suçlu bulunmadığı ve suçun unsurlarının oluşmadığı tespit edildi ancak sanık hakkında bir örgüte üye olma suçundan başka dava açılmış olduğu ortaya çıktı. Bu nedenle dosyanın Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilerek durumunun belirlenmesi kararlaştırıldı.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 302/1, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri
- TCK'nın 109/1, 109/3-b, 43/1-2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri
- CMK'nın 299/1, 302/2, 303/1-c, 304 maddeleri
- Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas 2015/85 Karar sayılı iptal kararı.
16. Ceza Dairesi 2018/7323 E. , 2019/3474 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma,
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
Hüküm : 1)TCK"nın 302/1, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı
Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2)TCK"nın 109/1, 109/3-b, 43/1-2, 62, 53, 58/9, 63,
3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca
mahkumiyet kararlarına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık ve müdafiinin duruşmalı inceleme istemlerinin, İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinde silahların eşitliği ile çelişmeli yargılama ilkeleri doğrultusunda savunmaya yeterli imkanın sağlanıp bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1)Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre verilen hükümde aşağıdaki hususlar dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a)TCK"nın 62. maddesi uygulanırken indirim oranının belirtilmemesi,
b)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas 2015/85 Karar sayılı iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmeyip CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 5. fıkrasındaki "cezasından" ibaresinden sonra gelmek üzere "1/6 oranında" ibaresinin eklenmesi ve ayrıca hükmün TCK"nın 53. maddesine dair kısmı çıkarılarak yerine ""Sanık hakkında Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas 2015/85 Karar sayılı iptal kararı gözetilerek TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına"" ibaresinin yazılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2)Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçu yönünden;
Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın, amcasının oğlu adına kiraladığı araçla haklarında tefrik kararı verilen suça sürüklenen çocuklar ...le birlikte suç tarihinde on beş yaşından küçük olan mağdurları Mersin"den aldıktan sonra seyir halinde oldukları esnada Kızıltepe"de yakalandıkları somut olayda, mağdurların hürriyetlerinin yoksun bırakılmasında cebir, tehdit veya hile kullanılmadığı, örgütün kırsal alan yapılanmasına katılmalarına ilişkin karar almalarında sanığın etkisinin olmadığı ve örgüte katılımlarının da gerçekleşmemiş olduğu anlaşılmakla eyleminin vahamet boyutuna ulaşmaması nedeniyle atılı suçun unsurlarının oluşmadığı, ancak yapılan UYAP sorgulamasında sanık hakkında Mersin 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/544 Esas sayılı dosyasında örgüte üye olma suçundan açılmış dava dosyasının bulunduğu tespit edilmekle, silahlı terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olduğu da nazara alınarak, anılan dosya getirtilip yargılamaya konu eylemi kapsayıp kapsamadığının tespit edilmesinden sonra derdest olması halinde birleştirilmesi, karar verilip kesinleşmiş olması durumunda ise aslı veya Yargıtay denetime olanak verecek şekilde onaylı örneği dosya arasına alınıp bir bütün halinde değerlendirilerek hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, tutuklulukta geçirilen süre, atılı suç için öngörülen ceza miktarı ve delil durumu gözetilerek sanık ve müdafiinin tahliye taleplerinin reddine, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.