Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/14 Esas 2019/12349 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/14
Karar No: 2019/12349
Karar Tarihi: 23.12.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/14 Esas 2019/12349 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/14 E.  ,  2019/12349 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : Denizli 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki ilk derece mahkemesinde görülen tasarrufun iptali davasında verilen davanın reddine ilişkin hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; esas yönünden istinaf isteminin reddine ilişkin kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalı borçlu ... hakkında takip yaptıklarını ve takiplerin sonuçsuz kaldığını, adına kayıtlı dava konusu taşınmazını mal kaçırma amacıyla, muvazaalı olarak 06/02/2015 tarihinde diğer davalı ...’a devrettiğini belirterek, tasarrufun iptalini talep etmiştir.
    Davalı ..., senedin dava dışı oğlu ... tarafından düzenlendiğini, onun başka borçları da olduğunu, aile olarak evi satmayı ve oğlunun borçlarını ödemeyi kararlaştırdıklarını, 30/01/2015 tarihinde başka bir alıcının eve talip olduğunu ve bu nedenle deprem sigortası yaptıklarını, devrettikleri evde de yeni bir ev buluncaya kadar kirada oturduklarını belirterek davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili, davalının Çanakkale"de oturduğunu, Denizli"de de bir kızı bulunduğunu, bu nedenle oradan bir ev almak istediğini, bu konuda damadından yardım aldığını, emlakçı aracılığıyla tasarruf konusu evin satılık olduğunu öğrendiklerini, tapu kaydında yer alan ipoteğin kaldırılmış olduğunu, satım bedelini Finansbank ...Şubesinden alınan kredi ile ödediklerini, bankanın ipotek koyduğunu, davalı borçluların tasarruf konusu evde bir müddet daha oturmak istediklerini, bu nedenle kira ilişkisi kurulduğunu, satış bedelinin piyasa rayicine uygun olduğunu, davalının borçluyu tanımadığını, onunla aynı yerde yaşamadığını, akrabalık ilişkisi bulunmadığını açıklayarak, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan delil ve belgeler ile bilirkişi raporlarına göre, bedel farkı bulunmadığı ve tasarruf işleminin muvazaalı olmadığı belirtilerek, davanın reddine dair verilen karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    Antalya Bölge Adliye Mahkemesince, bedeller arasında herhangi bir oransızlık bulunmadığı, borçlunun oturmaya devam ettiği evi devirden bir yıl kadar sonra boşalttığı ve diğer sebeplerle istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi"nce esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre; usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi"nce verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA; HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Denizli 4. Asliye Hukuk Mahkemesi"ne, Dairemiz karar örneğinin ise Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi"ne gönderilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 13,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 23/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.