Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13600
Karar No: 2019/17470
Karar Tarihi: 11.11.2019

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2019/13600 Esas 2019/17470 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan verilen hapis cezasının ertelendiği ve denetim süresi belirlendiği bir ceza kararı 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca bozulmuş. Kararın bozulma sebebi ise, sanığa soruşturma aşamasında ödeme ihtarı yapılmamış olması ve sanığın katılan kuruma zararı ödediği ancak bildirilen zararın gerçek zarar olup olmadığının bilirkişi tarafından tespit edilip sanığın bu zararı tamamen karşılaması gerektiği idi. Kararın temel dayanağı ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 163/3. ve 168/5. maddeleridir.
2. Ceza Dairesi         2019/13600 E.  ,  2019/17470 K.

    "İçtihat Metni"


    Karşılıksız yararlanma suçundan sanık ..."ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 163/3 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının anılan Kanun"un 51. maddesi gereğince ertelenmesine, 1 yıl denetim süresi belirlenmesine dair...17. Asliye Ceza Mahkemesinin 05/09/2016 tarihli ve 2016/340 esas, 2016/504 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca 16/09/2019 gün ve 94660652-105-35-8752-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02/10/2019 gün ve 2019/93898 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Dosya kapsamına göre, adı geçen sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlediğinin ihbar edilmesi üzerine, sanığa verilen hapis cezasının aynen infazına ilişkin...17. Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2019 tarihli ve 2016/340 esas, 2016/504 sayılı ek kararının, 05/09/2016 tarihli ilk kararın kanun yararına bozma yoluyla bozulması neticesinde infaz kabiliyetinin bulunmayacağı değerlendirilerek yapılan incelemede;
    Benzer bir olayla ilgili olarak Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 28/02/2018 tarihli ve 2018/804 esas, 2018/1988 karar sayılı ilâmında yer alan, "Karşılıksız yararlanma suçu bakımından özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi olan TCK"nın 168/5. maddesi gereğince ve kanun koyucunun amacı doğrultusunda şikâyetçi kurumun uğradığı zararın, vergisi dahil suç tutanağı ile belirlenmiş veya belirlenecek olan cezasız tutarın ödenmesi halinde şüpheli hakkında kamu davası açılamaz. Maddede bahsedilen zarar, vergisiz ve cezasız miktardır, uğranılan vergisiz ve cezasız zarar miktarının tespiti amacıyla keşif yapılması için Cumhuriyet Başsavcılığınca CMK"nın 83 ve 162. maddelerine istinaden Sulh Ceza Hâkimliğinden talepte bulunulması, dosya içeriğindeki delillere göre karşılıksız yararlanma suçunun oluştuğu kanaatine varıldığı takdirde şüphelinin TCK"nın 168/5. fıkrasında düzenlenen yasal imkândan faydalanabilmesi, bu hususun bir dava şartı olduğu ve CMK"nın 174 ve 223/8. maddeleri gereğince işlem yapılmasına da yol açabileceği değerlendirilerek şüpheliye belirlenen vergisiz ve cezasız zarar miktarını kamu davası açılmadan önce tamamen tazmin etmesi halinde hakkında dava açılmayacağı da hatırlatılarak usulünce bildirilip, makul bir süre tanınması, soruşturma aşamasında zararın tamamen tazmini halinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi, tamamen tazmin edilmemesi halinde dava açılması gerektiği gözetilmelidir. İnceleme konusu somut olayda; şikâyetçi kurumun şüpheliden talep ettiği kaçak su bedelleri üç ayrı tutanak için olmak üzere ... Türk Lirasıdır. TCK’nın 168/5. maddesine göre, ödenmesi halinde şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına kararı verilmesi sonucunu doğuracak olan, normal tarifeye göre vergisiz ve cezasız gerçek zarar miktarı tespit edilip, şüphelinin bu miktarı şikâyetçi kuruma ödemesi halinde hakkında dava açılmayacağına dair bir bildirimde bulunulmamıştır. Bu sebeple iddianamenin iadesi ve itiraz merciince farklı gerekçe ile itirazın reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden... " şeklindeki açıklamalara nazaran,...Cumhuriyet Başsavcılığınca anılan Yargıtay ilâmında belirtilen şekilde normal tarifeye göre vergisiz ve cezasız gerçek zarar miktarı tespit edilip, şüphelinin bu miktarı şikâyetçi kuruma ödemesi halinde hakkında dava açılmayacağına dair bir bildirimde bulunulmadan karar verildiği gözetilmeksizin, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    6352 sayılı Yasa"nın yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihi sonrasında işlenen karşılıksız yararlanma suçlarında 5237 sayılı TCK"nın 163/3. ve 168/5. maddelerine göre soruşturma aşamasında Cumhuriyet Başsavcılığınca katılan kurumun cezasız ve vergili gerçek zararı bilirkişiye hesaplattırılıp, sanığa miktar da belirtilip usulüne uygun süre verilmek suretiyle “bilirkişinin hesapladığı kurumun cezasız ve vergili gerçek zararını soruşturma tamamlanmadan önce tamamen tazmin etmesi durumunda hakkında kamu davası açılmayacağına” dair bildirimde bulunulması gerektiği ve bildirim sonrası verilen sürede kurumun gerçek zararının soruşturma tamamlanmadan önce tamamen tazmin edilmesi halinde bu bir dava şartı olduğundan TCK"nın 168/5. maddesine göre kamu davasının açılamayacağı ve eğer soruşturma aşamasında bu ihtar işlemi yapılmamış olmasına rağmen sanık tarafından kovuşturma aşamasında katılan kurumun zararının tamamen karşılanması halinde bu ödemenin soruşturma aşamasında yapılmış gibi kabul edilerek sanık hakkında CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden düşme kararı verilmesi gerekeceği; somut olayda da bu açıklamalar ışığında sanığa soruşturma aşamasında ödeme ihtarı yapılmamış olması ve dosya içerisindeki sanık müdafii tarafından sunulan 01.04.2019 tarihli fotokopiden ibaret dekonta göre sanığın katılan kurum tarafından bildirilen 983,83 TL’lik zararı ödediği de nazara alınarak katılan kurumdan sanığın zararı ödeyip ödemediği sorulup ödediği toplam miktarın bilirkişiye hesaplattırılacak olan katılan kurumun cezasız ve vergili gerçek zararını karşılaması durumunda sanık hakkında CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden düşme kararı verilmesi gerekeceğinden, karşılamaması durumunda ise yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (İZMİR) 17. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 05.09.2016 tarihli ve 2016/340 E., 2016/504 K. sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 11/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi