Esas No: 2021/383
Karar No: 2022/231
Karar Tarihi: 08.03.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/383 Esas 2022/231 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/383 Esas
KARAR NO: 2022/231
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan),
DAVA TARİHİ: 24/06/2021
KARAR TARİHİ: 08/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP ;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; --- tarihinde müvekkiline ait ---maliki ve sürücüsü olduğu ---- araç arasında meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde müvekkiline ait araçta değer kaybı meydana geldiğini, kaza neticesiide trafik kaza tespit tutanağı düzenlendiğini, karşı ----- raporunun tanzim edildiğini, mezkur raporda karşı yana sigortalı aracın trafik kazasının oluşumunda %100 kusurlu olduğunun tespit edildiğini, davalı tarafın oluşan değer kaybından sorumluluğunun bulunduğunu,---- --- dosyasında müvekkiline değer kaybı bedeli olarak ---- yapıldığını, müvekkile ait aracın sağ yan kısımlarından hasar aldığını,sağ ön ve arka kapılarının boyanmak durumunda kalındığını, aracın gördüğü hasarın ağırlığı ve hasara uğrayan bölgeleri, hasarın giderilmesinde kullanılan parçaların niteliği ----- hususları ile emsal satışlar da araştırılmak suretiyle, aracın olay tarihindeki--- rayiç değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki -----rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının yeniden hesaplanması konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, müvekkili tarafından davalı sigorta şirketine başvurularak değer kaybına ilişkin yeniden bir değerlendirme yapılması talep edilmiş ise de, davalı tarafından şu ana kadar müvekkilinin bu talebine herhangi bir cevap verilmediğini, arabuluculuk yoluna da başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını ileri sürerek alacak miktarı tam ve kesin olarak belirlenebilir hale geldiği anda HMK 107/2 maddesi uyarınca artırım yapma hakları saklı kalmak kaydıyla, ------- değer kaybı bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, arabuluculuk ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ----arihli ıslah dilekçesinde; Müvekkil adına fazlaya ilişkin dava ve talep haklarını saklı tutarak, işbu dava, belirsiz alacak davası olarak açıldığından, bilirkişi raporu doğrultsunda dava değerini toplam--- olarak ıslah ettiklerini, kaza tarihinden itibaren ''yasal faizi'' ile birlikte----davalıdan tahsiline karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
CEVAP/TALEP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazanın meydana gelmesinde müvekkil şirket nezdinde sigortalı --- plakalı aracın herhangi bir kusurunun bulunmadığını, dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen --- --- aracın müvekkil şirket tarafından ---- sigortalı olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte; mahkemece kanaat getirilmesi halinde müvekkilinin teminat limiti ile sorumluluğunun bulunduğunu, davacıya --------- ödemesi yapıldığını, müvekkil sigorta şirketi nezdinde talep edebileceği hak ve alacağının kalmadığını, dava konusu olayın gerçekleşme tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olduğundan davanın reddi gerektiğini, kazaya ilişkin olarak davacı tarafından müvekkil şirkete herhangi bir başvuru yapılmadığını ve dava şartı olan ---- yerine getirilmediğini, sigortalı aracın poliçe başlangıç tarihi --- tarihinden sonra olduğu için yapılacak hesaplamada---- kriterlerin esas alınmasını, araçta meydana gelen değer kaybı hesap edilirken aracın yaşı, daha önce kazaya karışıp karışmadığı, kilometresi gibi hususların da göz önünde bulundurularak hesaplama yapılması gerektiğini, müvekkil şirkete ---- aracın kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru bulunmadığını ileri sürerek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLER: ----- dosyadaki diğer bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava , 6102 sayılı TTK'nın 1472. maddesi uyarınca davacı sigorta şirketinin----- haklarına halef olması sebebiyle sigortalısına ödediği tazminatın, davalı sigorta şirketinden kendisine ----sürüsününü kusuru nedeniyle rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, uyuşmazlık belirlenmiş ve davacı vekilinin beyanına göre tarafların sulh olmak istememeleri üzerine tahkikata geçilerek tahkikat işlemleri yerine getirilmiş ve karar duruşmasına katılan davacı vekilinin son sözleri dinlenerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Dosyaya ---- göre de ----- dava şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere Haksız fiil öğretide hukuka aykırı zarar verici fiil olarak tanımlanmaktadır. Haksız fiilin unsurları ise eylem, hukuka aykırılık, zarar, kusur ve illiyet bağı olarak gösterilmektedir. Buna göre haksız fiilden bahsedebilmek için hukuka aykırı bir eylem bulunmalı, bu eylemden bir zararın doğmalı, zararlandırıcı eylemde bulunan kişinin kusurlu bulunması ile zarar ile kusur arasında illiyet bağının olması gerekmektedir. Bu beş unsurun varlığı halinde zarar veren kişi eylemden dolayı zarara uğrayan kişi ya da kişileri maddi ve manevi zararlarını karşılamak durumundadır. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre haksız fiilin unsurlarını ispat etme yükü davacıdadır. Davacı zararı haksız eylemi ve zarar ile haksız eylem arasındaki illiyet bağını ispat etmek durumundadır.
------ motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması ----- bir sorumluluk sigortası türüdür. Bu sebepledir ki, sigorta şirketinin sorumluluğu, sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunması halinde sözkonusu olup poliçe limitiyle sınırlıdır. Zira, kanunun emredici hükmü gereği yaptırılan zorunlu trafik sigortalarında sigortacı, işletene düşen hukuki sorumluluğu teminat altına aldığına göre, ancak işletenin sorumlu olduğu oranda zarardan sorumlu olacaktır. İşletene hukuken yükletilemeyen zarardan, onun sorumluluğunu teminat altına alan sigortacının sorumlu tutulması da mümkün değildir. Zira sigorta şirketinin sorumluluğu----- gereğince işletenin eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kusuru oranında poliçe limitiyle sınırlıdır.
Yukarıda anılan yasal düzenleme ve açıklamalar, yapılan yargılama ve toplanan deliler ışığında somut olaya bakıldığında; davacı adına kayıtlı --- Plaka sayılı araç ile davalı sigorta şirketine kaza tarihini kapsar şekilde ------ maddi hasarlı trafik kazasına karışmışlardır. Mahkememizce davanın niteliği ve özelliği gereği taraf vekillerince gösterilen deliller ve getirtilmesi gereken belgeler dosyaya celbedilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı kapsamında kusur ve hasar üzerinde yoğunlaştığı anlaşılmıştır. Kaldı ki somut olayda davalı sigorta şirketi tarafından bir kısım ödeme yapıldığı sabit olup kusura ilişkin değerlendirmede göz önünde bulundurulması gerekecektir. Mahkememizce dosya kusur, hasar ve sorumluluk yönünden rapor düzenlenmesi için makine mühendisi bir bilirkişiye verilmiştir. Görevlendirilen ilk bilirkişi --- rapor tanzim edemeden vefat etmesi üzerine yerine görevlendirilen Makine Mühendesi ---- tarafından hazırlanan ve dosyaya sunulan raporda ------ ; davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu, davacının aracında ---değer kaybı oluştuğu, ödenen ----değer kaybı alacağı bulunduğu tespit ve görüşüne yer verilmiştir. Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilerek beyan ve itirazlar da değerlendirilmiştir. Davacı vekili tarafından dava HMK.107.maddesi gereğince belirsiz alacak davası olarak açıldığından talebin arttırıldığı ve harcın tamamlandığı görülmüştür. Mahkememizce yapılan değerlendirmede esasen davalının bir kısım ödeme yaparak kusurun sigortalısına ait olduğunu ----- kabul ettiği, kaza tespit tutanağı ve bilirkişi raporlarına göre kendisine sigortalı araç sürücüsünün geçiş hakkı ve manevralara ilişkin kuralları ihlal ettiğinden tam kusurlu olduğu kabul edilmiştir. -----Hasar ve değen kaybı yönünden yapılan değerlendirmede ise günümüzde araçların ikinci el alım ve satımında bir araçta aranan temel özelliğin kazaya karışmamış olması ve ikinci el araç fiyatlarındaki olağanüstü yükseliş ve rayiçler gözetildiğinde bilirkişi tarafından belirlenen değer kaybı bedelinin oldukça makul ve kadri maruf olduğu düşüncesi hakim olmuştur. Dolayısıyla davalı vekilinin kusura ve değer kaybına yönelen itiraz ve savunmalarına itibar edilememiştir. Binaenaleyh, değer kaybına ilişkin yapılan kısmi ödeme, kazaya karışan araç sürücülerinin kusur durum ve oranlanı, gerçek zararın karşılanması gerektiği ilkesi ve gerekçeli ,hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olduğu takdir edilerek benimsenen bilirkişi raporuna göre davacının ---- hükümleri, ---- maddeleri kapsamında ispat ettiği ve davasında haklı olduğu sonuç ve kanaatiyle; taleple bağlılık ilkesi ışığında, faiz türü bakımından zarara sebep olan aracın hususi kaydı, kısmi ödemeye göre temerrüt tarihi ve talep arttırım dilekçesi gözetilerek davanın kabulü ile, toplam---- değer kaybı tazminatının temerrüt tarihi olan --- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte; poliçe limitiyle sınırlı/sorumlu olması kaydıyla davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
6100 Sayılı HMK'nın 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderlerinden, 326/1. maddesi gereğince davalı taraf sorumlu tutulmuştur. Ayrıca Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2. Maddeleri gözetilerek dava öncesi ----- ödenen arabuluculuk ücretinin de yargılama gideri olarak davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK'nın 26, 297/2 maddelesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-)Davanın KABULÜ ile toplam --- değer kaybı tazminatının temerrüt tarihi olan ----tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte; poliçe limitiyle sınırlı/sorumlu olması kaydıyla davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-)Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 59,30 TL peşin harç ve 16,65 TL tamamlama harcınının mahsubuyla bakiye 4,75 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ----- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-)Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç, 16,65 TL. tamamlama harcı, 8,50 TL vekalet harcı, 550,00 TL. Bilirkişi ücreti, 34,20 TL posta masrafı olmak üzere toplam 727,95 TL yargılama giderinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1, 13/2 maddeleri uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 1.074,42 TL nispi vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-)6100 sayılı HMK'nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine,------
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, 6100 sayılı HMK.'nın 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle kararın, miktar yönünden (1.074,42 TL < 8.000,00 TL) İstinaf kanun yoluna başvuru sınırının altında kaldığı anlaşılmakla, KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/03/2022
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.