Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/4022 Esas 2016/6510 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4022
Karar No: 2016/6510
Karar Tarihi: 12.04.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/4022 Esas 2016/6510 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/4022 E.  ,  2016/6510 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalı ile dava dışı banka arasında imzalanan genel ticari kredi sözleşmesini müvekkilinin kefil olarak imzaladığını, ayrıca dört adet taşınmazın da banka lehine ipotek verildiğini, davalı tarafın kredi borcunu ödememesi nedeniyle alacaklı banka tarafından müvekkili aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, alacaklı bankanın kredi borcunun bir kısmını davalıdan tahsil ettiğini, ayrıca müvekkili tarafından da 23.503,21 TL ödenmesi üzerine haciz şerhlerinin kaldırıldığını, kefaletten dolayı ödenen 23.503,21 TL"nin asıl borçlu davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine haksız şekilde itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, gerçekte çekilen kredilerin davacının talebi üzerine ve davacı adına çekildiğini, müvekkilinin böyle bir krediye ihtiyacı olmadığını, yapılan sözleşmenin genel ticari kredi sözleşmesi olup, davacının kefaletinin geçerli olmadığını, alacaklı ile kefil arasında kurulan, alacağı kişisel güvence sağlayan bağımsız nitelikte bir borç ilişkisi olduğunu, davacının alacaklı nezdinde borçludan bir farkının bulunmadığını, dolayısıyla müvekkiline rücu edemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda, davacının kefil sıfatı ile davalı asıl borçlunun kredi borcuna karşılık ödediği miktarı davalıdan talep hakkı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 12/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.