Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2124
Karar No: 2018/9371
Karar Tarihi: 24.12.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/2124 Esas 2018/9371 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2018/2124 E.  ,  2018/9371 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki ... iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 12.12.2017 gün ve 2016/19017 Esas, 2017/9305 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Birleştirilen davada davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

    _ K A R A R _

    Davacı ... vekili, 07.08.1985 tarih ve ... yevmiye numaralı 148 m2"lik ... tahsis belgesi sahibi müvekkilinin murisi ve babası ..."in tahsis hakkını 02.05.1989 tarih ve 17361 sayılı Düzenleme Satış Vaadi Sözleşmesi ile müvekkiline sattığını ve zilyetliğini devrettiğini, arsa bedelinin ödendiğini ileri sürerek, eski 6763 parsel, yeni 6205 ada 12 parsel 382 m2 arsa cinsli taşınmazdaki davalı belediyenin payının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Birleştirilen davada, davacı ..., ... ve ... vekili, murisleri ve babaları olan ..."in 09.06.2007 tarihinde vefatıyla mirasçılara 6205 ada, 12 parsel sayılı taşınmazın intikal ettiğini belirterek, mirasçılardan ... tarafından davalı idare aleyhine ... 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/88 Esas sayılı dosyasıyla açılan ... iptali tescil davasıyla görülmekte olan bu davanın birleştirilmesini ve taşınmazın miras payları oranında adlarına tescilini istemiştir.
    Davalı ... vekili, arsa bedelinin ödendiğine dair banka dekontunun bulunmadığını, tapudaki payın trampa suretiyle 22.01.2014 tarihinde ... Belediyesine devredildiğini beyan ederek, husumet ve esas yönünden davanın reddini savunmuştur.
    Dahili davalı ... vekili, dava konusu taşınmazla ilgili olarak aleyhlerine açılan davada, davacıların hak sahibi olmadıklarını, arsa bedelinin ödenmediğini, ayrıca ... mirasçıları arasında uyuşmazlık bulunduğunu, tüm mirasçılarının davaya dahil edilerek öncelikle bu uyuşmazlığın, gerekirse temlik alan ... yönünden 2981 sayılı Kanunun 13/a maddesindeki şartların araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, ... Emlak İstimlak Müdürlüğünün 28.11.2014 tarih ve 5042 sayılı yazısı uyarınca, ..."e ait ... tahsis belgesinin halen geçerliliğini koruduğu, dosyasında mevcut tahsilat müzekkeresi aslından 08.10.1991 tarihinde bedelin tahsil edildiğinin anlaşıldığı; 07.08.1985 gün ve 7936 ... tahsis belgesi sahibi ..."in 2012/997-1070 E.K. sayılı mirasçılık belgesine göre mirasçılarının ..., ..., ..., ..., ... (...) ve ... (...) ... olduğu, bunlardan ..."in 17.11.2015 tarihinde ölümü üzerine çocukları ..., ... ... ve ... "ın kaldığı, (ve bu ikisinin birleştirilen davacı vekiline vekalet verdikleri) bunlardan asıl davada ... ve birleştirilen davada ..., ... ve ..."ın her iki davanın tarafı olduğu ve mirasçılardan ... ve ..."in dava açmadıkları, davacının satış vaadi sözleşmesinin kendisi lehine doğurduğu şahsi haklarını ancak, satış vaadi sözleşmesini yapan ..."in mirasçılarına karşı açacağı davada ileri sürebileceği gerekçesiyle satış vaadi sözleşmesi yönünden davacı ..."in açtığı davanın husumet yönünden reddine; davacıların asıl ve birleştirilen davada HMK 125 maddesi gereğince ... Belediyesi aleyhine açtığı ... tahsis belgesine dayalı ... iptal ve tescil davasının kısmen kabulüne, ... mirasçılarından ... ve ..."nun kendi miras paylarını davacı ..."in adına tescilini talep etmelerini nazara alarak taşınmazın, ..., ..., ..., ... ve ... adına tesciline karar verilmiştir.
    Hüküm, davacı ... vekili, davalı ... vekili ve ... vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Dairemizin 12.12.2017 tarihli ve 2016/19017 Esas, 2017/9305 Karar sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozma kararına karşı, birleştirilen davada davacılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.12.1996 tarihli ve 1996/14-763-864 sayılı Kararında da belirtildiği gibi, ... tahsis belgesi bir mülkiyet belgesi olmayıp yalnızca fiili kullanmayı belirleyen ve ilgilisine kişisel hak sağlayan bir zilyetlik belgesidir. ... tahsis belgesinin varlığı tahsis edilen yerin adına tahsis yapılan kişi veya mirasçıları adına tescili için yeterli değildir. Tahsis kapsamındaki yerin hak sahibi adına tescil edilebilmesi için;
    -Hukuki yönden geçerliliğini koruyan bir ... tahsis belgesinin bulunması,
    -Tahsise konu yerde 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca imar planı veya 3290 sayılı yasa ile değişik 2981 sayılı yasa uyarınca ıslah-imar planlarının yapılmış olması,
    -İlgilisine, ... tahsis belgesi gereğince bir başka yerden tahsis yapılmamış olması,
    -Tahsise konu yerin kamu hizmetine ayrılmamış ve imar planına göre konut alanında kalmış olması,
    -Tahsise konu yer ile tescili istenilen taşınmazın aynı yer olup olmadığı ve taşınmazın niteliklerinin belirlenmesi amacıyla mahallinde uzman bilirkişiler aracılığı ile keşif yapılması,
    -Tahsise konu arsa bedelinin ödenmiş olması, ödenmemiş ise taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerinin uzman bilirkişiler aracılığı ile saptanarak hükümden önce mahkeme veznesine veya belirlenecek tevdi mahalline depo edilmiş olması.
    -İmar parsellerinin oluşturulması sırasında, şuyulandırmaya tabi tutulan parselden 3290 sayılı yasa ile değişik 2981 sayılı yasanın 18/b-c maddesi uyarınca düzenleme ortaklık payı kesilip kesilmediğinin, kesilmiş ise uygulanan oranın saptanması gerekir,
    3290 sayılı Kanun ile Bazı Maddeleri Değiştirilen ve Bazı Maddeler Eklenen 2981 sayılı Kanunun Uygulamasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesi, kanun kapsamında kalan kişilere yapılan tahsisin bunlar tarafından üçüncü kişilere temlikine imkan sağlamıştır. Ancak bu gibi durumlarda da tahsis sahiplerinden devralan kişilerin 2981 sayılı Kanundan yararlanıp yararlanamayacağı hususunun araştırılması gerekir. 2981 sayılı Kanunun 13/a hükmüne göre, arsa tahsis edilecek kimselerin kendisinin veya eşinin veya reşit olmayan çocuğunun oturduğu belediye ve mücavir alan sınırları içinde ev yapmaya müsait arsaya veya bir eve veya apartmanın bağımsız bir bölümüne veya bir bölümü işyeri olarak kullanılan bir yapıya sahip bulunmaması zorunludur.
    -Mahkemece, yukarıda belirtilen koşullar doğrultusunda yapılacak inceleme sonucunda, tescil isteğinin kabulü için yasal koşulların oluştuğu kabul edildiği takdirde, 3290 sayılı yasa ile değişik 2981 sayılı yasanın 10/C-2 maddesi gereğince tahsise konu yerde uygulanan düzenleme ortaklık payının (DOP) davacıyı da bağlayıcı nitelikte olduğu dikkate alınarak, tahsis miktarından bu oranda yapılacak indirimden sonra kalan miktarın tesciline karar verilmelidir.
    Davacı ..."in açmış olduğu 2013/88 Esas sayılı asıl dava yönünden yapılan incelemede:
    Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında, davacı ..."in 07.08.1985 tarih ... yevmiye nolu ... tahsis belgesi ve 02.05.1989 tarih ve ... yevmiye No"lu taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak murisi ..."in şahsi haklarını devraldığı ve davada taraf olmayan diğer mirasçılar ... ve ..."nın davaya muvafakat ettikleri anlaşıldığına göre, davanın esasına girilerek 07.08.1985 tarih 7936 yevmiye Nolu ... tahsis belgesine dayalı iptal ve tescil koşullarının oluşup oluşmadığının araştırılması amacıyla, eksik inceleme gerekçesiyle verilen bozma kararı yerindedir.
    Ne var ki, bozma ilamında birleştirilen davada TMK"nin 640. maddesi uyarınca miras şirketine temsilci atanması ve davanın görülebilirlik koşulu oluşmadığı gerekçesiyle bozma kararı verilmiş ise de her iki davanın birleştirilmesi nedeniyle davada taraf teşkilinin sağlandığı, davanın görülebilirlik koşulunun yerine getirildiği, davada taraf olmayan mirasçının kalmadığı anlaşıldığından birleştirilen dava bakımından maddi hataya dayalı bozma kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
    Hükmün temyiz incelemesi sonucunda, yukarıda yazılı eksik inceleme sebebiyle bozulması gerekirken, birleştirilen dava yönünden ... tahsis belgesi sahibi ..."in miras şirketine TMK"nin 640. maddesi uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiğine, maddi hata nedeniyle yer verildiği anlaşıldığından, birleştirilen davada davacılar vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 12.12.2017 tarihli ve 2016/19017 Esas 2017/9305 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak, hükmün yukarıda belirtilen gerekçeyle bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, birleştirilen davada davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 12.12.2017 tarihli ve 2016/19017 E. 2017/9305 K. sayılı bozma kararının KALDIRILMASINA, hükmün yukarıda açıklanan gerekçe ile BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi