4. Ceza Dairesi 2016/16524 E. , 2020/11201 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2015/16-873 Esas ve 2018/145 Karar sayılı 03.04.2018 tarihli kararında, sanıklar hakkında kurulan hükümlerde, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğine ilişkin ihtaratın ileriye yönelik ve takdir yetkisini sınırlamayan bir bildirim niteliği taşıdığı, bu sebeple "TCK 52/4. maddesi gereği ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine" şeklinde infazda tereddüte yol açacak ve infazı kısıtlayacak şekilde hüküm kurulmadığı takdirde, yalnızca ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği ihtaratına hükümde yer verilmesinin usul ve yasaya aykırı olmadığının belirtilmesi karşısında, bu hususlar bozma sebebi yapılmamış ve tebliğnamedeki bu yönde bozma isteyen görüşe iştirak edilmeyerek yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Sanığın savunmasında, ablası olan katılan ..."nun, olay tarihinden önce boşandığını, boşandıktan sonra ... isimli kişiyle görüştüğünü, kendisinin bu evlilik dışı ilişkiyi desteklememesi sebebiyle katılan ... ile aralarında husumet oluştuğunu, katılan ..."nin, eşinin kendisini ... ile aldattığını söyleyince bu meseleyi konuşmak için eşi ... ile birlikte kardeşleri olan katılanlar ... ve ... ile parkta buluştuklarını ve aralarında tartışma çıktığını belirtmesi karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
2-Kabule göre de; sanığın, katılanlar ... ve ..."e yönelik zincirleme tehdit ve hakaret eylemleri ile aynı zamanda katılan ..."e yönelik kardeşe karşı kasten yaralama eylemini gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında, tehdit ile hakaret eylemlerinin uzlaşma kapsamında bulunmayan TCK"nın 86/2-3.a maddesinde düzenlenen kardeşe karşı kasten yaralama eylemi ile birlikte gerçekleşmesi nedeniyle uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı anlaşılmış ise de; 7188 sayılı Kanunun 26. maddesi ile CMK"nın 253/3. maddesine "aynı mağdura karşı" ibaresinin eklenmesi nedeniyle, sanığın mağdur ..."ye yönelik TCK"nın 125/1-4 kapsamındaki hakaret ile TCK"nın 106/1-1. cümlesi kapsamındaki tehdit eylemlerinin, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma kapsamına alındığı, katılan ..."ye yönelik tehdit ve hakaret suçlarından uzlaşmanın gerçekleşmesi durumunda, diğer katılan ..."e yönelik tehdit ve hakaret suçlarında TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nun temyiz itirazları ile tebliğnamedeki düşünce bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.