6. Hukuk Dairesi 2015/9496 E. , 2016/1460 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye
İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, davalının 8.045,32 TL kira alacağı ile faiz ve ferilerine yönelik itirazının kaldırılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalının dava konusu taşınmazdan tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 01.07.2012 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede aylık kira bedelinin 1.350,00 TL olduğu, ödemenin ayın ilk 5 gününde yapılacağı, yıllık artış miktarının bir önceki yılın kira bedeline bir yıllık TEFE-TÜFE ortalaması oranında artış yapılması suretiyle bulunacağı ve kiralananın konut olarak kullanılacağı düzenlenmiştir.
Davacı tahliye istemli olarak 14.08.2014 tarihinde başlattığı icra takibinde, geçmiş dönemden kalan bakiye kira alacağı 5.000,00 TL ile aylık 1.650,00 TL’den 2014 yılı Temmuz ve Ağustos ayları kira bedeli 3.300,00 TL olmak üzere toplam 8.300,00 TL’nin faiziyle tahsili isteminde bulunmuştur. Davalı borçlu vekili süresi içinde vermiş olduğu itiraz dilekçesinde, alacaklının kendisinden talep ettiği gibi bir alacağı olmadığını, bahse konu borcun ödendiğini, kira bedelinin 1.450,00 TL olduğunu, ancak alacaklının kira bedellerinin 1.700,00 TL olarak ödenmesini talep ettiği, kendisinin kabul etmemesi üzerine de böyle bir yola başvurduğunu ileri sürerek takibe itiraz etmiştir. Davacı vekili 26.02.2015 tarihli dilekçesinde, takip talebinde bildirilen bakiye kira alacağının 2012 yılı Ağustos ayı ile 2014 yılı Haziran ayı arasında eksik ödenen kira alacağına ilişkin olduğunu bildirmiştir. Hesap özetinin dosya arasına alınmasının ardından rapor hazırlanmak üzere dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup, bilirkişi raporunda; öncelikle sözleşmedeki artış şartı ve TBK’nun 344.madde hükmü uyarınca 01.07.2014 tarihi itibariyle kira bedelinin 1.522,66 TL olması gerektiği tespit edilmiştir. Davalının geçmiş dönem bakiye kira alacağı olarak talep edilen 5.000,00 TL’yi ödediğine dair dosyaya herhangi bir delil ibraz etmediği, takip konusu 2014 yılı Temmuz ve Ağustos ayları kira bedeline ilişkin herhangi bir ödemeye de rastlanmadığı anlaşılmakla, 2014 yılı Temmuz ve Ağustos ayları kira bedelinin aylık 1.552,66 TL olarak hesaplanması ile toplamda davacı alacaklının 8.045,32 TL kira alacağı bulunduğu, sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda mahkemece; dosya arasına alınan hesap ekstreleri incelendiğinde takip konusu aylara ilişkin herhangi bir ödemeye rastlanmadığı, davalı borçlunun itirazında söz konusu borcun ödendiğini iddia ettiği halde ödemeye ilişkin herhangi bir belge sunmadığı, bilirkişi raporunda yapılan hesaplama neticesinde asıl alacak toplamının 8.045,32 TL olarak tespit edildiği, 30 günlük yasal süre içerisinde belirlenen bu kira borcunun ödenmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının 8.045,32 TL asıl alacak ile faiz ve ferilerine yönelik itirazının kaldırılmasına, kiralananın tahliyesine karar verilmiştir.
1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere
göre davalı borçlunun tahliye istemine yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalının kira alacağına yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Davalı temyiz dilekçesinde, davacının kendisine kalan kira borcuna dair mesaj gönderdiğini, bunun üzerine kendisinin de 03.07.2014 tarihinde davacının hesabına 3.170,00 TL yatırdığını ileri sürmüş ve itiraz dilekçesine hesap özeti fotokopisini eklemiştir. Bu durumda davalının temyizinde ileri sürdüğü ve getirtilen hesap özetinde görülen 3.170,00 TL’lik ödemenin üzerinde durularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle tahliyeye yönelik hükmün ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca alacağa ilişkin hükmün BOZULMASINA ve onanan kısım için aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 29.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.