23. Hukuk Dairesi 2015/1133 E. , 2016/2226 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVACILAR : 1- ... 2- ... Vekilleri Av. ...
Taraflar arasındaki nama ifaya izin davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, taraflar arasında imzalanan 27.10.2005 ve 15.08.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri uyarınca davacı yüklenicinin, sözleşmede belirlenen 27.04.2007 tarihinde inşaatı tamamlayamadığını, iskân ruhsatı almadığını, eksik imalat yaptığını ileri sürerek, sözleşme gereği davalıya isabet eden 21 ve 22 numara bağımsız bölümlerin nama ifa şeklinde satışı için yetki verilmesini talep ve dava etmiş, ıslahla dava değeri 210.000,00 TL"ye çıkarılmıştır.
Davalı, inşaat teslim ettiğini, iskânı almadığını, bahçe düzenlemesi işinin kaldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iskân ruhsatı, eksik iş, vergi boçları ve yapı denetim ücretinin toplamının 137.230,71 TL olduğu, davacının da davasını ıslah ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen kararın davacılar vekili ve davalı vekilinin temyizi üzerine yapı denetim ücretinin arsa sahiplerine ödeneceğinin nazara alınmadığı, yüklenicinin sunduğu asfalt kırma bedeline ilişkin mahkemece incelenip kimin tarafından ödendiğinin karşılanması gerektiği belirtilerek bozulmasına karar verilmiş, mahkemece uyulan bozma ilamı, benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı yüklenicinin inşaatı sözleşmeye uygun şekilde tamamlayarak iskân ruhsatı alınmış şekilde arsa sahiplerine teslim etmediği, yapılması gereken giderlerin 22 no"lu dairenin satışıyla karşılanabileceği gerekçesiyle, bu daireye yönelik davanın kabulüne, diğer daireye yönelik davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.