13. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/11404 Karar No: 2008/797 Karar Tarihi: 24.1.2008
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2007/11404 Esas 2008/797 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalı Bakanlığa bağlı hastanenin ihtiyacı olan tıbbi malzemenin temini için sözleşme yaptıklarını, sözleşme gereği davalı yana teslim ettiği malzeme bedelinin ödenmemesi üzerine faturaya dayalı takip başlattığını ileri sürerek asıl alacak yönünden itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, itiraz etmekle beraber asıl alacağı ödediklerini, ödenmiş borç için itirazın iptali davası açılamayacağını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkeme, davalının ödeme yapması sebebiyle dava açılamayacağına karar vermiş, fakat davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile 5.216,40 YTL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline hükmetmiş, işlemiş faiz yönünden talebin reddedilmesine karar vermiştir. İşlemiş faiz yönünden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulunmuş, ayrıca %40 icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: İcra ve İflas Kanunu (İİK) m. 53, 54, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63.
13. Hukuk Dairesi 2007/11404 E. , 2008/797 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı Bakanlığa bağlı hastanenin ihtiyacı olan tıbbi malzemenin temini için sözleşme yaptıklarını, sözleşme gereği davalı yana teslim ettiği malzeme bedelinin ödenmemesi üzerine faturaya dayalı takip başlattığını, icra takibine itiraz eden davalının 1 gün sonra 28.9.2005 tarihinde takibe konu borcun 13.041 YTL’lik asıl alacak miktarını kesintilerden sonra 12.950 YTL olarak ödediğini, bu şekilde borcu kabul eden davalının yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu olması gerektiği gibi %40 icra inkar tazminatı da ödemesi gerektiğini, her ne kadar icra takibinde işlemiş faiz talebinde bulunmuş ise de bu kısmı dava konusu etmediğini ve işlemiş faiz alacağından feragat ettiğini, ayrıca takip tarihinden itibaren de faiz talebinde bulunmadığını ileri sürerek asıl alacak yönünden itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, itiraz etmekle beraber asıl alacağı ödediklerini, ödenmiş borç için itirazın iptali davası açılamayacağını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, 13.041 YTL asıl alacak üzerinden itirazın iptaline, bu miktar asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranda (%30’u geçmemek üzere) avans faizi uygulanmasına, %40 tazminat isteğinin kabulü ile 5.216,40 YTL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, işlemiş faiz yönünden talebin reddine, kabul ve reddedilen miktarlara göre yargılama giderlerinin taraflara yüklenilmesine ve reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücretinin davacıdan 2007/11404-2008/797 tahsiline karar verilmiş; hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, dava dilekçesinde asıl alacak yönünden itirazın iptaline karar verilmesini istemiş, her ne kadar takip talebinde işlemiş faiz talebinde bulunmuş ise de bu talebinden feragat ettiğini bildirerek işlemiş faiz alacağını dava konusu etmemiştir. Dava konusu olmamasına rağmen işlemiş faiz yönünden talebin reddine şeklinde hüküm kurularak bu kalem için davalı yararına yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 3-Davacı, takip tarihinden itibaren faiz isteğinde bulunmadığını da yargılama sırasında beyanlarında açıklamıştır. Davacının talebi olmamasına rağmen asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilerek talebi aşar şekilde hüküm kurulması da ayrıca bozma nedenidir. 4-Davalı idarenin, hakkında başlatılan icra takibine ödeme emrinin tebliğinden sonra 27.9.2005 tarihli dilekçesi ile itiraz ettikten sonra 28.9.2005 tarihinde asıl alacağı 12.950 YTL olarak davacının banka hesabına ödediği konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. İcra takibine itirazdan sonra fakat dava tarihinden önce borcun ödenmesi halinde itiraz eden borçlu aleyhine %40 icra inkar tazminatı verilemez. Hukuk Genel Kurulu kararları da bu yöndedir. Davalı dava tarihinden önce ödeme yaptığına göre davacının %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesi yönündeki talebinin reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, 2, 3,4 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.1.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.