14. Hukuk Dairesi 2018/3273 E. , 2018/9342 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.09.2014 gününde verilen dilekçe ile ... iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.04.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ... iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin 378 ada 9 parsel sayılı taşınmazın maliki iken imar çalışması neticesinde paydaş olan davalı Belediyenin payını, 06.09.2013 tarihli ve 8 sayılı Belediye Meclis Kararı, 18.03.2014 tarihli ve 141 sayılı Belediye Encümen Kararı ve 26.03.2014 tarihli ve 166 sayılı Belediye Encümen Kararıyla satın aldığını, satış bedelinin tamamını ödemesine rağmen tapusunun verilmediğini belirterek davalı adına olan ... kaydının iptali ile davalıya ait payın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, bu mümkün olmazsa satış için ödenen bedel ile uğranılan zararın şimdilik 4.222,20TL’lik kısmının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, satış sözleşmesinin resmi şekle uyulmadığından geçerli olmadığını, yapılan satışla edimler arasında aşırı dengesizlik oluştuğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın ... iptali ve tescil talebi yönünden kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine Dairemizce çekişmeli taşınmazın satışının açıkça meclis kararında belirtilmediğinden satışa ilişkin idari işlem yeterli olmadığından yapılan satışın geçerli olmadığı gerekçesiyle davacının ... iptali ve tescil talebinin reddedilmesi, ancak ikinci kademedeki tazminat talebinin değerlendirilmesi gerektiğinden söz edilerek bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davacının tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Usuli kazanılmış hak, mahkemenin veya tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri yararına, diğerinin ise aleyhine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hak olarak tanımlanır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda düzenlenmiş olmamakla birlikte uygulama ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararlarıyla (4.2.1959 günlü ve 13/5 sayılı İ.B.K, 9.5.1960 günlü ve 21/9 sayılı İ.B.K.) yargılama hukukundaki yerini almıştır.
Yargıtay bozma ilamına uyulmakla hüküm yararına bozulan kişi açısından da usuli kazanılmış hak doğar. Ancak, usuli kazanılmış hakkın istisnaları vardır ve bunlardan birisi de maddi hatadır. Yargıtay uygulamalarında maddi hata kavramı, dar anlamda kullanılmamaktadır. Bir savunmanın veya delilin gözden kaçmış olması veya kararın esasına etkili bir konunun araştırılmamış olması da maddi hata kavramı içinde düşünülmekte, böyle bir hata ile malul bozma ve onama kararlarının taraflar için kazanılmış hak oluşturmadığı kabul edilmektedir.
Görülüyor ki, temyiz incelemesi sırasında gözden kaçan ve davanın esasına etkili kanıtlara dayalı olarak verilen karar, tarafların leh veya aleyhine usuli kazanılmış hak oluşturmamaktadır.
Somut olayda; dava konusu 378 ada 9 parsel sayılı taşınmazın 10.12.2013 tarihli, 4993 yevmiye numarası ile tescil edilen imar uygulaması sonucunda oluştuğu, davalı belediyenin 28148/123733 pay oranı ile taşınmazda paydaş kılındığı, Belediye Encümeni’nin 18.03.2014 tarihli, 141 sayılı kararı uyarınca çekişmeli taşınmazın davacıya satışının yapılmasına, 26.03.2014 tarihli, 166 sayılı kararı ile borcu kalmadığından tapusunun verilmesine, tapuda ferağ vermek üzere Belediye Başkanı ...’a yetki verilmesine karar verildiği, anılan encümen kararlarının ... Belediye Meclisi’nin 06.09.2013 tarihli, 8 sayılı kararına dayandığı dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Ne var ki, ... iptali ve tescile karar verilemeyeceğine ilişkin önceki bozma kararının maddi hataya dayandığı bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından ve yukarıda belirtildiği üzere dava konusu taşınmazın satışına ilişkin encümen kararında ... Belediye Meclisi’nin 06.09.2013 tarihli, 8 sayılı kararına atıf yapılmakla davacının ... iptali ve tescile ilişkin talebi yerinde görüldüğünden, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.