Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1231
Karar No: 2016/2220
Karar Tarihi: 07.04.2016

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/1231 Esas 2016/2220 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/1231 E.  ,  2016/2220 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davalı kooperatifin eski başkanı olan müvekkilinin davalı kooperatifin.... borcunu ödediğini, ayrıca 1.250,00 TL ve 2.037,00 TL başkanlık maaşı alacağı da bulunduğunu ileri sürerek, toplam 8.036,00 TL"nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 18.11.2008 tarihli oturumda, 2.037,00 TL alacağın dava dilekçesinde sehven başkanlık maaşı olarak gösterildiğini, oysa bu alacağın yine kooperatif yerine müvekkilince ödenen diğer bir kısım kalemlere ilişkin olduğunu ve bunun da tahsili gerektiğini ileri sürmüştür.
    Davalı vekili, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, aksine davalı kooperatifin davacıdan aidat alacağı bulunduğunu, davacının başkanı bulunduğu kooperatif yönetim kurulunun genel kurul tarafından ibra edilmediğini ve haklarında suç duyurusunda bulunulduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 03.12.2012 tarih ve .... sayılı ilamıyla, davacının 1.250,00 TL huzur hakkı alacağına yönelik temyiz istemi yönünden; dava dilekçesinde, huzur hakkı olarak 1.250,00 TL"nin tahsili istenilmiş olup, bu istemin reddine dair verilen karar, temyiz sınırının altında kaldığı cihetle kesin nitelikte olduğundan davacı vekilinin huzur hakkı alacağı yönünden temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği, davacının yaptığı ödemelerle ilgili alacak talebine yönelik temyiz istemi yönünden ise, mahkemece iki farklı bilirkişiden rapor alınmış ise de, alınan raporların çelişkili olup yeterli inceleme ve araştırmaya dayanmadığı, somut olayda, mahkemece, kooperatif uygulamaları ve mali konularda uzman bir bilirkişiye, kooperatif kayıt, defter ve belgeleri ile davacı vekilince sunulan ödeme belgeleri üzerinde inceleme yaptırılıp, bu ödemelerin kooperatif kasasından yapılıp yapılmadığı, iddia edilen ödeme sonucu kooperatifin borcunun sona erip ermediği, bunun nasıl muhasebeleştirildiği, ödemenin gerçek bir ödeme olup olmadığı, bu dönemde kooperatifin gelir ve harcamalarının ne olduğu, davacının ödeme yaptığını iddia ettiği tarih ve öncesinde, kooperatifin aidatlardan ve diğer kaynaklardan gelen ödeme gücü incelenerek borçlanmaya gereksinimi bulunup bulunmadığı, kasa hareketlerine göre davacının ödeme iddiası ile kooperatif gelir ve giderlerinin uyum gösterip göstermediği, ödemenin genel kurulda benimsenip benimsenmediğinin, tereddütsüz bir şekilde belirlenmesi gerektiği, defter ve belgelerin kendi gözetim ve denetiminde tutulması gerektiği olgusu nazara alındığında, kooperatif kayıtlarındaki düzensizlik ve karışıklığın, borç verdiğini iddia eden yönetici lehine sonuç doğurmayacağının ilke olarak kabul edilmesi ve davacının yaptığı ödemeleri kesin delillerle kanıtlaması, ayrıca kooperatif anasözleşmesi getirtilmek suretiyle, amaç ve faaliyet konusuna ilişkin hükmü incelenerek kooperatif ihtiyacının karşılanması için ne şekilde finansman sağlandığı üzerinde de durulması gerektiği, bu durumda mahkemece, açıklanan
    ...

    ilkeler doğrultusunda araştırma yapılıp uygun sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekirken,
    bu hususlara ilişkin tespit ve görüş içermeyen ve denetime elverişli bulunmayan bilirkişi raporuna itibar edilerek eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği gerekçesiyle, bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, iddia, savunma, dosya kapsamı ve kısmen benimsenen bilirkişi raporuna göre; dava dilekçesinde huzur hakkı olarak 1.250,00 TL"nin tahsilini istemişse de; temyiz sınırının altında kaldığı için kesin nitelikte olduğu belirtilerek davacının temyiz isteminin reddine karar verildiğinden bu konuda tekrar karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği, iddia edilen ödemelerin kooperatif kasasından yapılıp yapılmadığının, iddia edilen ödeme sonucunda kooperatifin borcunun sona erip ermediği, bunun nasıl muhasebeleştirildiği, ödemenin gerçek bir ödeme olup olmadığı, bu dönemde kooperatifin gelir ve harcamalarının ne olduğu, davacının ödeme yaptığı tarih ve öncesinde kooperatifin aidatlarından ve diğer kaynaklardan gelen ödeme gücü incelendiğinde borçlanmaya gereksinimi olup olmadığı, davacının ödeme iddiası ve kooperatif gelir ve giderlerinin uyumlu gösterip göstermediği, ödemenin genel kurulda benimsenip benimsenmediğinin tereddütsüz bir şekilde belirlenemediği, defter ve belgelerin kendi gözetim ve denetiminde tutulması gerektiği olgusu nazara alındığında kooperatif kayıtlarındaki düzensizlik ve karışıklığın borç verdiği iddia eden borç verdiği dönemde kooperatifin başkanı olan davacı lehine sonuç doğurmayacağı dikkate alındığında, davacının yaptığı ödemeleri kesin delillerle kanıtlaması gerektiği, defter ve kayıtlarından yapıldığı iddia edilen ödemelerin kanıtlanamadığı, yine davacı tarafından talep edilen 2.037,00 T"lik borcun, davacının elden ödediği, inşaat ve tamir işi yapan ..... 20,00 TL, kooperatif yazıhane telefonu için 11,75 TL, .....farkı için 319,00 TL, genel kurul maliye harcı için 45,00TL ve sigorta ödemesi için 250,00 TL"lik ödemelerin toplamı olduğunun iddia edildiği, davacı ...."a yaptığı ödeme için bizzat Suat Kocacık"ı tanık olarak dinletmişse de ödendiği iddia edilen 1.650,00 TL"nin tanıkla ispatı mümkün olan meblağın üzerinde olduğu, davacının yaptığı ödemeleri kesin delillerle kanıtlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine, 1.250,00 TL huzur alacağı kesinleştiği için bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi