20. Ceza Dairesi 2019/2142 E. , 2020/2110 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : KİLİS 2. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Dosya içerisinde yer alan olay tutanağının onaysız fotokopi olduğu anlaşılmakla, hükme esas alınan belgenin aslı veya onaylı örneğinin dosya içinde bulundurulmaması suretiyle CMK’nın 169. maddesine aykırı davranılması,
2-Olay tutanağı içeriğine göre aramaya dayanak teşkil eden Kilis Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2012/999 değişik iş numaralı arama kararının dosya içinde bulunmadığı anlaşılmakla, kararın aslı veya onaylı bir örneğinin denetime olanak sağlayacak biçimde dosya arasında bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın 141/3. CMK"nın 34. ve 230. maddeleri uyarınca hükmün gerekçesinde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin yazılması, kanıtların tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen kanıtlar ile mahkemece ulaşılan kanaatin, sanığın suç oluşturduğu veya oluşturmadığı sabit görülen fiilin belirtilmesi ve bu fiilin nitelendirilmesinin yapılması suretiyle infazı kabil bir hüküm kurulması gerekirken, yalnızca sanığın denetimli serbestlik tedbirine uymamasına dair hususlar anlatılmak suretiyle gerekçesiz olarak hüküm kurulması,
Kabule göre de;
4-Her ne kadar mahkemece, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesinde ceza süreleri yönünden lehe aleyhe değerlendirilmesi yapılmış ise de; suç tarihinde yürürlükte olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191. maddesi ile hüküm tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191. maddesi hükümlerinin ayrı ayrı uygulanıp karşılaştırma yapılması, sonucuna göre lehe Kanun’un tespit edilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, belirtilen nitelikte karşılaştırma yapılmadan hüküm kurulması,
5-Sanık hakkında, bu eylemi nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulandığı, dolayısı ile hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kurumunun uygulanma koşulları bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın bu suçu başka bir davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra, işlemiş ise 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesi; aksi halde 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, yargılamaya devam olunarak, hüküm kurulması gerektiği gözetilmeyerek, yazılı şekilde eksik araştırma ile karar verilmesi,
6-)Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan, emanetin 2012/403 sırasında kayıtlı suça konu uyuşturucu maddenin 5237 sayılı TCK"nın 54/4. maddesi yerine, TCK"nın 54/1. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi,
7-)Adana Kriminal Polis Laboratuvarı’nca suç konusu uyuşturucu maddeden alınan şahit numunelerin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 06.05.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.