12. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4560 Karar No: 2021/3428 Karar Tarihi: 12.04.2021
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/4560 Esas 2021/3428 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2019/4560 E. , 2021/3428 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Tazminat talebinin dayanağı olan ... 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/412 Esas – 2015/400 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının İnsan Ticareti ve Bir Kimseyi .... veya Yaptırmak veya Aracılık ... veya Yer Temin ... suçlarından 07.10.2013 tarihinde gözaltına alındığı, 08.10.2013-15.01.2014 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, tutukluluğun 28.11.2013-15.01.2014 tarihleri arasında 48 gün infaz gördüğü, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 10.11.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla; Gerekçeli karar başlığında, ""Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat"" olan dava türünün ""yakalama veya tutuklama sonrası ... veya beraat kararı verilmesi halinde tazminat"" olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak değerlendirilmiştir. Davacının gözaltında kaldığı süre için de manevi tazminat talebinde bulunduğu görülmekle, gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ayrı bir manevi tazminat miktarı belirlenip davacıya ödenmesine hükmedilmesi gerekirken bu hususta karar verilmemiş olması temyiz eden sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır. Davacının 10.000,00 TL maddi, 35.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 24,34 TL maddi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, 1.184,84 TL maddi, 2.400,00 TL manevi tazminatın 28.11.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, reddedilen miktar üzerinden davalı lehine vekalet ücreti ödenmesi gerektiğine ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 12.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.