2. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/446 Karar No: 2021/1649
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/446 Esas 2021/1649 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, bir karşılıklı boşanma davasına ilişkin hüküm vermiştir. Erkek tarafından kadının tazminat talepleri ve nafakaları reddedilirken, kadın tarafından erkeğin davası, kusur belirlemesi, nafakaların ve tazminatların miktarı ile velayet konuları temyiz edilmektedir. Mahkeme, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına, kusur derecelerine ve ihlal edilen menfaatlere göre kadın yararına hükmedilen maddi tazminatın az olduğuna karar vermiş ve daha uygun miktarda tazminatın takdir edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakasının da az olduğunu belirterek, daha uygun miktarda nafakanın verilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi, Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddelerinin hakkaniyet ilkesinin sağlanması amacıyla dikkate alınması gerektiği açık bir şekilde belirtilmiştir.
2. Hukuk Dairesi 2021/446 E. , 2021/1649 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının davası, kusur belirlemesi, kadına verilen tazminatlar ve nafakalar ile reddedilen tazminat talepleri yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin davası, kusur belirlemesi, nafakaların ve tazminatların miktarı ile velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davalı-karşı davacı kadın yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu"nun 50 ve 51. maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Sait"e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 267.80 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Gülşan"a geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 24.02.2021 (Çrş.)