20. Ceza Dairesi 2016/626 E. , 2016/865 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : KD - 2015/266949
İtiraz Yazısının Tarihi-Sayısı : 10/02/2016- 2015/266949
İtirazla İlgili Mahkeme Kararı : Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi 26/05/2015- 2015/1 esas ve 2015/160 sayılı karar
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
İtiraz yazısı ile dava dosyası incelendi.
A) KONUYLA İLGİLİ BİLGİLER:
Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanık İ.. A.. hakkında Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nce yapılan yargılama sonucu 26/05/2015 tarihinde 2015/1 esas ve 2015/160 karar sayı ile sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Resen de temyize tabi olan hüküm sanık ve müdafii tarafından tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizce 23/12/2015 tarihinde 2015/15711 esas ve 2015/5321 karar sayı ile sanık hakkındaki hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B) İTİRAZ NEDENLERİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itiraz yazısında; “.. Suça konu uyuşturucu maddenin yapılan araştırma ve istihbari çalışmalar sonucu sanığın sürücülüğünü yaptığı 34 MSL ... Plakalı araç ile Başkale istikametinden Van il merkezine 08/11/2014 günü gecesi uyuşturcu madde sevkiyatı yapılacağı yönünde bilgilere uluşılması üzerine Van 2. Sulh Ceza hakimliğinin verdiği 2014/620 Değişik İş. Sayılı arama kararına dayanılarak yapılan aramada aracın arka koltuğu üzerinde termosifon içerisinde eroin ele geçirildiği hususunda tereddüt bulunmamaktadır. Ele geçen esrar maddesi brüt 27.046,0 gram, net 12.170,7 gramdır. Daire ile Cumhuriyet Başsavcılığımız arasındaki görüş ayrılığı aramanın hukuka uygun olup olmadığı yönündedir.
Bilindiği üzere Ceza Muhakemesinde amaç sosyal düzenin korunması ile kişilerin hak ve özgürlüklerine saygı arasında bir denge kurulması suretiyle hukuken geçerli kanıtlarla hiç bir duraksamaya yer vermeden maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasıdır.
Usul hukukumuz delil serbestliği ilkesini benimsemiş, delilleri değerlendirmede hakime tam bir serbestlik tanımıştır. Delilerin hukuka uygun yöntemlerle toplanması zorunludur. Anayasa"nın 38/6. maddesi ile C.M.K. nun 206/2-a, 217/2, 230/1-b. ve 289/1-i. maddeleri hukuka aykırı yöntemlerle elde edilmiş delillerin hükme esas alınamayacağını öngörmektedir. Bu açıdan bakıldığında suça konu uyuşturucu maddenin hukuka uygun ele geçirildiği değerlendirilmiştir. Zira araştırma ve istihbari çalışma rastgele kişiler tarafından değil, PVSK. na göre suç işlenmesinin ve işlenme tehlikelerinin önlenmesi hususlarında görevli olan polisler tarafından yapılmış, yapılan çalışmaların değerlendirilmesi sonucu aynı kamu görevlileri olay tarihinde akşam saat 19.15 sıralarında çalışmaya başlamış, saat 20.25
sıralarında takibe alınmış, saat 21.50 de kontrol noktasına gelmeden durmuş, uyuşturcu şüphesinin kuvvetlenmesi üzerine kolluk tarafından müdahele edilerek kontrol noktasına getirilmiştir. İstihbari bilgi alınması ve aracın kontrol noktasına gelmesi ve şüphenin kuvvetlenmesi, daha sonra araç içindeki termosifona dedektör köpeğin tepki vermesi ile sanığın sürücülüğünü yaptığı araçta önleme arama kararı olsa da mahkeme tarafından verilmiş bir karara dayanılarak ve gecikmesinde sakınca olduğu hususu da göz önüne alınarak yaptıkları aramada ilk eroini aracın arka koltuğu üzerinde ele geçirmişler ve akabinde derhal Cumhuriyet Savcısına bilgi vererek sonraki aşamalarda alınan talimatlara uygun davranmışlardır. Gerek olayın gelişim saati ve aradaki kısa süre ve gerekse görevlileri gören sanığın kontrol noktasına gelmemesi göz önüne alındığında görevlilerin başka türlü davranma, diğer bir deyimle adli arama kararı almayı bekleme olasılıkları yoktur. Görevliler keyfi davranış içerisinde bulunmamışlar, sanığın kişilik haklarını ihlal etmeden suça konu uyuşturucu maddeyi ele geçirmişlerdir. Olayda ayrıca adli arama kararına ihtiyaç yoktur.” denilerek, Dairemizin sanık hakkındaki bozma kararının kaldırılması, yerel mahkeme hükmünün belirtilen nedenlerle onanması istenmiştir.
C) CUMHURİYET BAŞSAVCISININ İTİRAZIYLA İLGİLİ YASA HÜKÜMLERİ:
1- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 308. maddesi:
(1) Yargıtay ceza dairelerinden birinin kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, re"sen veya istem üzerine, ilâmın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Ceza Genel Kurulu"na itiraz edebilir. Sanığın lehine itirazda süre aranmaz.
(2) (05.07.2012 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanan 6352 sayılı Kanun"la eklenen fıkra) İtiraz üzerine dosya, kararına itiraz edilen daireye gönderilir.
(3) (05.07.2012 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanan 6352 sayılı Kanun"la eklenen fıkra) Daire, mümkün olan en kısa sürede itirazı inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kurulu"na gönderir.
2-5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un geçici 5. maddesi (05.07.2012 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanan 6352 sayılı Kanun"la eklenen):
(1) Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 308 inci maddesinde yapılan değişiklikler, bu Kanunun yayımı tarihinde Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nda bulunan ve henüz karara bağlanmamış dosyalar hakkında da uygulanır.
D) İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ:
Dairemizin itiraza konu kararının itiraz yazısında ileri sürülen tüm nedenler tartışılıp değerlendirilerek verildiği ve kararda bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itirazı yerinde görülmemiştir.
İtirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu"na gönderilmesine karar vermek gerekmektedir.
E) KARAR: Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itirazının yerinde görülmediğine,
2-5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin 2. fıkrası uyarınca itirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu"na GÖNDERİLMESİNE, 17/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.