3. Ceza Dairesi 2016/7563 E. , 2017/2232 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet, temyiz isteminin reddi
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
1) Sanık ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:
"Hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kararlarına karşı başvurulacak yasa yolu 5271 sayılı CMK"nin 231/12. maddesinde hiçbir istisna öngörülmeksizin "itiraz" olduğu belirtilmekle, itiraz mercii tarafından incelenerek karar verilmek üzere temyizen incelenmeyen dosyanın mahalli mahkemesine gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2) Sanık ... hakkında..."i yaralama eyleminden kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının miktarına ve karar tarihinde yürürlükte olan 6217 sayılı Kanunun geçici 2. maddesi ile değişik CMUK"un 305. maddesine göre hüküm kesin nitelikte olup temyizi olanaklı olmadığından temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan CMUK"un 315/1. maddesi gereğince reddine dair ek kararda bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından; redde ilişkin 11/06/2015 tarihli ek kararın ONANMASINA,
3) Sanık ... hakkında ..."ı yaralama, sanık ... hakkında ..."yi yaralama eylemlerinden kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Sanık ... hakkında..."yi yaralama eylemi nedeniyle kurulan hükümde; katılan ..."nin yargılama esnasında öldüğü, davaya mirasçısı olan eşi ..."ın katıldığı, katılan ..."ın da kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşılmakla; kendisini duruşmalarda bir vekil aracılığı ile temsil ettiren katılan ... lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücreti tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
b) İlk haksız hareketin kimden geldiğinin belirlenemediği olayda; tartışma ve karşılıklı yaralama meydana geldiğine dair iddia ve kabul ile dosya kapsamına göre, Yargıtay CGK’nin Dairemizce de benimsenen 22.10.2002 tarih, 2002/4-238 Esas ve 2002/367 sayılı Kararında açıklandığı üzere, sanıklar Ali ve Nevzat hakkında TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
c) Sanık ... hakkında; 28/06/2014 tarihinde Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5275 sayılı Kanun’un 106/3. maddesinde; “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir. Günlük çalışma süresi, en az iki saat ve en fazla sekiz saat olacak şekilde denetimli serbestlik müdürlüğünce belirlenir. Hükümlünün hakkında hazırlanan programa ve denetimli serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerilerine uymaması hâlinde, çalıştığı günler hapis cezasından mahsup edilerek kalan kısmın tamamı açık ceza infaz kurumunda yerine getirilir.” şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde verilen adli para cezasının ödememesi durumunda hapse çevrileceğine karar verilmesi,
d) Sanık ... hakkında; TCK"nin 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekili ile sanıklar ...ve ... müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten 6723 sayılı Kanunun 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 06.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.