Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7953
Karar No: 2016/2197
Karar Tarihi: 07.04.2016

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/7953 Esas 2016/2197 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/7953 E.  ,  2016/2197 K.
"İçtihat Metni"

Asliye Ticaret Mahkemesi


Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların reddine yönelik olarak verilen hükmün birleşen davada davalı vekilince duruşmalı, asıl ve birleşen davalarda davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davada davacı S.. Ö.. vekili avukat gelmiş olup, başka gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Asıl ve birleşen davalarda davacı vekili, müvekkilinin asıl davada davalı kooperatif ortağı hissesini 23.08.2004 tarihli noter devir sözleşmesi ile devraldığını, sözleşmenin davalı kooperatife 13.11.2004 tarihinde teslim edildiğini, bu duruma rağmen aynı hisseyi birleşen davada davalı 09.12.2004 tarihinde devrettiğini, bu devrin geçersiz olduğunu, bu arada davacının davaya konu hisseyi diğer birleşen davada davalı H.. E.."e 25.02.2005 tarihinde devrettiğini, bu devir işlemine ilişkin olarak asıl davada davalı kooperatifin sorun çıkarması üzerine, 01.03.2005 tarihinde hisse devrinin iptaline ilişkin tutanak düzenlendiğini, yine, 23.12.2011 tarihinde karşılıklı olarak fesihname düzenlendiği gibi, 23.05.2012 tarihinde H.. E.."in davacıyı ibra ettiğini ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatife ortak olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı kooperatif, davaya cevap vermemiş, birleşen davada davalı vekili, davanın reddini istemiş, mirasçıları adına iflas idaresi temsilcisi H.. D.. davanın reddini istemiş, diğer birleşen davada H.. E.., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair ilk karar, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 26.04.2010 tarih ve 2010/4493 E., 4522 K. sayılı ilamıyla, hisse devir sözleşmeleri yapılan kişiler aleyhine dava açılarak birleştirilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sırasında aleyhine açılan dava birleştirilmiş ve davanın aktif husumet yokluğundan reddine dair verilen karar, Dairemizin 22.11.2012 tarih ve 2012/4058 E., 6873 K., sayılı ilamıyla, davacının hisse devri yaptığı H.. E.."e karşı dava açılması gerektiği belirtilerek bozulmuş, uyularak yapılan yargılama sırasında H.. E.. aleyhine açılan dava da birleştirilmiş ve sonucunda, .../...

S.2.


davacıya 23.08.2004 tarihinde hisse devreden Şener Şeviker"in 09.12.2004 tarihinde Nurettin Şenli"ye yaptığı hisse devrinin geçersiz olduğu, davacının 25.02.2005 tarihinde birleşen davada H.. E.."e hisseyi devrettiği ve o tarih itibariyle hisse üzerinde hakkının kalmadığı, davanın açıldığı tarih itibariyle de hisse üzerinde hakkının bulunmadığı, sonradan 23.12.2011 tarihli fesihname sunulmuş ise de, bu fesihname ile başlangıçta olmayan aktif dava ehliyetinin sonradan kazanılamayacağı, bozma kararları sonrasında birleşen davalar açıldığı ve müstakil isteme ilişkin davalar olmadıkları gerekçesiyle, davaların reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davalarda davacı vekili ile katılma yolu ile birleşen davada davalılardan Nurettin Şenli vekili temyiz etmiştir.
1)Asıl ve birleşen davalarda davacı vekilinin temyiz istemi bakımından;
Asıl ve birleşen davalar, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkindir.
HMK"nın “Dava Şartları” başlıklı 114. maddesinin 1-d maddesine göre, “Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları” dava şartlarındandır.
Aynı Yasa"nın 115/3. maddesi ise; “Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş, ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez” hükmünü içermektedir.
Davacı , 23.08.2004 tarihinden birleşen davada davalı asıl davada davalı kooperatif hissesini devralmış, 13.11.2004 tarihinde asıl davada davalı kooperatife hisse devrini bildirmiş, her nasılsa bu hisse devri kooperatif kayıtlarına işlenmemiştir.
Birleşen davada davalı , aynı hisseyi 09.12.2004 tarihinde yine birleşen davada davalı devretmiş ise de, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, davalı daha önce hisseyi davacıya devrettiğinden, bu hisse devrinin geçerli olmadığı muhakkaktır.
Davacı , 22.05.2005 tarihinde davaya konu hisseyi diğer birleşen davada davalı devretmiş, devir sonrasında da 11.07.2006 tarihinde asıl davayı açmıştır.
Verilen yerel mahkeme kararları ve bozma ilamları sonrasında birleşen davalarla , ve davalı sıfatını kazanmıştır.
Esasen, asıl dava tarihi itibariyle davacı davaya konu ettiği kooperatif hissesini birleşen davada davalı devrettiğinden, kooperatif hissesi üzerinde hakkı kalmamış ise de, davacı ile birleşen davada davalı arasındaki 23.12.2011 tarihli hisse devir sözleşmesinin feshine ilişkin fesihname ve yine aynı kişiler arası 23.05.2012 tarihli ibralaşmaya ilişkin belge ile davalara konu kooperatif hissesinin davacıya döndüğünün kabulü gerekir.
Bu durumda, mahkemece, yukarıda anılan HMK"nın 114/1-d ve 115/3. maddeleri nazara alınarak, davacının aktif dava ehliyetini yeniden elde ettiğinin kabul edilmesi, taraf delillerinin toplanması, gerektiğinde de bilirkişiden rapor alınması sonrasında bir karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
2)Katılma yolu ile birleşen davada davalılardan vekilinin temyiz istemine gelince;
Birleşen davada davalılardan vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını da ileri sürmüş ise de, sözkonusu dilekçe temyiz defterine kaydedilmemiş olduğu gibi, harcının da yatırılmadığı anlaşıldığından, birleşen davada davalılardan vekilinin temyiz isteminin bu nedenle reddi gerekmektedir.

.../...




SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davalarda davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, asıl ve birleşen davalarda davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle, birleşen davada davalılardan vekilinin temyiz isteminin reddine, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacı yararına takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin diğer taraflardan alınarak asıl ve birleşen davada davacıya verilmesine, asıl ve birleşen davacıdan alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi