(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi 2014/15572 E. , 2015/3107 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, davalı ..."in imzaladığı taahhütname ve vekaletname gereğince 24.000,00 TL nin tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı ..."in davacı üniversitede araştırma görevlisi iken 2547 Sayılı Yasanın 35. maddesi gereğince lisansüstü eğitimini yapabilmesi için kadrosunun geçici olarak ... Üniversitesine aktarılması üzerine davalıların bu amaçla yüklenme ve kefalet senedi imzaladıklarını, davalının göreve gelmemesi sebebiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 94.maddesi uyarınca 16.11.2011 tarihi itibariyle müstafi sayıldığı belirtilerek, davalının üniversiteye ödemesi gereken 24.000,00 TL nin iki katının ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı ..."in davacı üniversite tarafından 2547 Sayılı Yasanın 35. maddesi gereğince yüksek lisans eğitimi yapmak üzere... Üniversitesi"ne gönderildiği ve eğitimini tamamladıktan sonra müstafi sayılması nedeniyle ilişiğinin kesildiği hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Anılan maddeye göre, yükseköğretim kurumları, kendilerinin ve yeni kurulmuş ve kurulacak diğer yükseköğretim kurumlarının ihtiyaçları için yurt içinde ve dışında kalkınma plan ilke ve hedefleri ile Yükseköğretim Kurulunun belirteceği ihtiyaca ve esaslara göre öğretim elemanları yetiştirecekleri; öğretim elemanı yetiştirilmesi amacıyla üniversitelerin araştırma görevlisi kadroları, araştırma ve doktora çalışması yapmak üzere başka bir üniversiteye Yükseköğretim Kurulunca geçici olarak tahsis edilebilecekleri, bu şekilde doktora ve tıpta uzmanlık veya sanatta yeterlilik payesi olanların, bu eğitimlerinin sonunda kadrolarıyla birlikte kendi üniversitelerine dönecekleri; yurt içi ve dışında yetiştirilen öğretim elemanlarının genel hükümlere göre bağlı oldukları yüksek öğretim kurumlarında mecburi hizmetlerini yerine getirmek zorunda olup, bu yükümlülüğü yerine getirmeyenlere yüksek öğretim kurumlarında görev verilmeyeceği hükme bağlandığı halde; öğretim elemanı yetiştirilmek üzere başka bir üniversiteye kadrosu tahsis edilen öğrencilerin başarısız olmaları veya görevlerinden ayrılmaları halinde kendilerine yapılan ödemelerin geri ödeneceği hususunda hiçbir düzenleme öngörülmemiş; ancak taraflar arasında sözleşme yapılmasını engelleyen bir hükme de yer verilmemiştir.
Bu durumda; davalı ..."in yüksek lisans eğitimine başlaması sırasında verdiği ve ... 1. Noterliği"nin 01.02.2005 tarih ve 01749 yevmiye numaralı yüklenme ve kefalet senedine göre sorumluluğunun tespiti gerekeceği açıktır. Sözü edilen yüklenme senedi bir bütün halinde incelendiğinde, davalı hakkında 3. maddesinin uygulanacağı anlaşılmaktadır. Bu maddede “.... taahhüdümü ihlal ettiğim takdirde görevlendirme süresinde üniversiteden aldığım paralarla üniversitenin yukarıda maksadın gerçekleşmesi için her ne nam adı altında olursa olsun benim için sarf ettiği masrafların karşılığı olan tutarın iki katını kanuni faizi ve masrafları ile birlikte .... " ödeneceği taahhüt edildiğinden; davalının sorumlu olacağı kısım öğretim ve eğitim için yapılan masraflar olup, araştırma görevlisi kadrosunda bulunmanın karşılığı olan maaş ödemeler bunun dışında kalmaktadır.
Somut olayda, davacı vekilince dava dosyasında bulunan ve davalıya ödendiği belirtilerek tahsili istenen masraf çizelgesinin incelenmesinde; davalıya maaş ödemeleri dışında ayrıca 1.220,46 TL yurt içi sürekli görev yolluğu ödemesinin de bulunduğu anlaşıldığından; mahkemece, taahhütnamenin bu hükümleri ile davalıya eğitimi nedeniyle maaş ödemeleri dışında yapılan masraflar (yolluk ödemesi) dikkate alınarak, davalıların bu kısımdan sorumlu tutulması yerine, yüklenme senedinde ve kefaletnamede davalıya ödenen maaşların harcama kalemi olarak sayılmadığı gerekçesiyle davanın tamamen reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.