23. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/8470 Karar No: 2016/2194 Karar Tarihi: 07.04.2016
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/8470 Esas 2016/2194 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2015/8470 E. , 2016/2194 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün asıl ve birleşen davada davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. .. gelmiş, davalı ..."a çıkarılan tebligatın bila tebliği iade edildiğinden, duruşmalı isteyen taraf duruşma talebinden vazgeçtiğinden incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, asıl ve birleşen davada, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu, sözleşmeye göre dört blok inşaat yapılması gerektiği, ancak imar durumuna göre dört blok inşaat yapılamayacağı gerekçesiyle belediyenin yapı ruhsatı vermemesi üzerine, davacı yüklenicinin ruhsatsız olarak üç blok üzerinden inşaata başladığını, 5 numaralı parseldeki inşaata daha sonra ruhsat alındığını, ancak davalılar onay vermediği için diğer parseldeki inşaatlara ruhsat alınamadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı yüklenicinin 2 numaralı parseldeki inşaatları ruhsatsız yaptığı ve imar mevzuatına aykırı yapıldığından ruhsata bağlanamayacağı, sözleşme tarihi itibariyle dört adet blok yapılabileceğinden sözleşmenin ifasının mümkün olduğu, inşaat kurulurken taks aşılarak yapıldığı, sözleşmenin sonradan imkansız hale gelmesinde davacının kusurlu olduğu ve bu sebeple fesih talep edemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.