MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
1-... Ltd. Şti"nin ortağı ve münferiden temsile yetkili müdürü olan sanığın, borcuna karşılık müştekiye verdiği alacaklısı...Ltd. Şti, borçlusu .... olan 01.02.2007 tanzim, 28.02.2007 ödeme tarihli, 7500 lira bedelli ve borçlusu ... olan 11.11.2006 tanzim, ödeme tarihleri 28.02.2007 ve 30.03.2007 olan, 5000 lira bedelli senetlerde borçlu görünen kişilerin, hayali kişiler olduğunun kabul edildiği olayda; 5237 sayılı TCK"nun 43. maddesine göre "Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi" durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olup; aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağının olmadığı, bu durumda müştekiye aynı anda verildiği anlaşılan suça konu senetlerin farklı tarihlerde düzenlendiğine dair kesin delil bulunmadığından, olayda TCK"nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı ancak bu hususun temel cezanın belirlenmesi sırasında değerlendirilebileceği gözetilmeden yazılı şekilde fazla ceza tayini,
2- T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK.nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı İptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 10. 05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.