Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8947
Karar No: 2018/1914
Karar Tarihi: 13.03.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/8947 Esas 2018/1914 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/8947 E.  ,  2018/1914 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 26/04/2016 tarih ve 2014/1084-2016/663 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin 1999 tarihli tarımsal krediler ikraz sözleşmesini asil borçlu ve müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, bu kredi sözleşmesine istinaden kefil sıfatı ile.... İcra Müdürlüğü 2012-1462 ve 2. İcra Müdürlüğü 2012-1261 sayılı icra takipleri yapıldığını, müvekkilinin kendi asli kredi borcunu 2004 yılında yapılandırarak son taksitini Mart 2008"de ödediğini, 5661 sayılı Kanun"a göre bu tip kredi sözleşmelerinin doğan asil borçların 31.12.2007 yılından önce ödenmesi veya yapılandırılıp bu yapılandırma doğrultusunda ödeyenlerin kefalet borcunun sona ereceğini, müvekkilinin de bu Kanun kapsamında bu takiplerden sorumlu olamayacağını, ileri sürerek yapılan takiplerden sorumlu olmadığının tespitine ve %20"den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, davacının Kanun kapsamında bir yapılandırmasının bulunmadığını ve kredi borcunu da Mart 2008 tarihinde ödediğini, bu nedenle kefalet borcunun devam ettiğini, savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davacının 31/12/2007 tarihe kadar borcunu yapılandırarak taksitlendirdiğini beyan etmesine rağmen buna ilişkin herhangi bir somut delil ibraz edemediği, davalı bankadan istenen belgelerde de yine buna ilişkin bir delinin elde edilemediği, davacının borcunu 03/03/2008"de tamamen ödediği, bu sebeple 5661 sayılı yasadaki düzenlemeden yararlanamayacağı, gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Davacı, tarımsal kredi ikraz sözleşemesinden kaynaklanan kendi kredi borcunu 5561 sayılı Kanun kapsamında yapılandırma ile ödediğini ve bu surette kefalet borcunun da sona erdiğini ileri sürmüştür. Mahkemece, davalı bankanın 18.11.2015 tarihli yazısına istinaden davacının tarımsal kredi ikraz sözleşmesinden kaynaklanan kendi kredi borcunun yapılandırmaya tabi tutulmadığından bahisle Kanun kapsamından yaralanamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, öncelikle davalı banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması suretiyle

    davacı iddiası kapsamında bir yapılandırma işlemi gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği ve buna göre de davacının kredi borcunun ödenip ödenmediği hususları denetlenmek suretiyle karar verilmesi gerkirken, eksik incelemeye dayalı karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 13/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi