18. Ceza Dairesi 2017/4898 E. , 2018/2319 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1- Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK’nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesinin infaz evresinde resen gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
a) Sanığın “...sana Nevşehir"i dar ederim, sana yapacağını biliyorum, adam tutturup icabına baktırırım” şeklinde müştekinin hayatına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehditte bulunduğunun kabul edilmesine karşın, TCK’nın 106/1. maddesinin ilk cümlesi yerine son cümlesi uyarınca hüküm kurulması,
b) TCK’nın 49/1. maddesi uyarınca, süreli hapis cezasının kanunda aksi belirtilmeyen hallerde bir aydan az olamayacağı gözetilmeden, tehdit suçundan hüküm kurulurken temel hapis cezasının 5 gün olarak eksik tayini ve aynı Kanunun 50/3 maddesi gereğince de 5 gün hapis cezasının seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
c) TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden yargılama yapılırken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/02/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.