Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu vekili, usulsüz tebligat şikayetinde bulunarak ödeme emrinin müvekkilinin kayınvalidesinin evine tebliğe çıkartıldığını, borçlunun bir yaşından itibaren Norveç"te yaşadığını iddia ederek tebligatın iptal edilerek tebligat tarihinin 08.09.2011 tarihi olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece tebligatın davacının ikinci adres olarak belirtttiği adreste aynı konutta oturan babası yapıldığı, tebligatı alan kişinin ve dağıtıcının davacının yurtdışında oturduğunu beyan etmedikleri, davacının yurtdışı adresini nüfusa bildirmediği gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir.
Borçlu vekilinin dosyaya ibraz ettiği TC. Oslo Büyükelçiliği onaylı vekaletnamede adres olarak "Tugsuzfood Kjellstad Veien 143400 LIER NORWAY"yazılmıştır. Alacaklı tarafından icra dosyasına konulan fatura suretlerinde de alıcı hanesine aynı adresin yazılı olduğu, Uyap"tan çıkarılan nüfus kaydında borçlunun aynı zamanda Norveç vatandaşı olduğu, yerleşim yerinin DRAMMEN/NORVEÇ null null olarak yazıldığı, mernis kaydında Türkiye"de adres bildirilmediği, ödeme emrinin tebliğ edildiği adresin borçlu tarafından resmi kurumlara bildirildiğine ilişkin dosyada hiçbir belgenin bulunmadığı görülmüştür.
7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 10. maddesine göre "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. "Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik"in 16.maddesine göre "Tebligat, öncelikle tebliğ yapılacak şahsın bilinen en son adresinde yapılır. Bilinen en son adresin tespitinde, tebliğ isteyenin beyanı, muhatabın veya diğer ilgililerin bildirimleri ya da mevcut belgeler esas alınır."
Somut olayda borçlunun bilinen en son adresi faturalara göre Norveç"deki adresidir.
Borçlu vekili müvekkilinin tebligatın yapıldığı adreste oturmadığını, iddia ederek dosyaya bir takım resmi yazışma belgeleri ibraz etmiştir. Dosyadaki fatura suretleri ve nüfus kaydı da iddiaları doğrulamaktadır. Bu durumda borçlu adına çıkartılan ödeme emri tebigatı usulsüz olduğundan mahkemece, şikayetin kabulü ile 7201 Sayılı Kanunun 32. maddesi gereğince borçlunun bildirdiği öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulü yerine yerinde bulunmayan gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/06/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.