10. Hukuk Dairesi 2018/3206 E. , 2019/9744 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İstanbul Anadolu 20. İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davacı Kurum vekili ile davalı ... Tel. ve Müh. Hizm. A.Ş. vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı Kurum vekili ile davalı ... Tel. ve Müh. Hizm. A.Ş. vekilince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili; Kurum sigortalısı ..."nin 14.08.2008 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu %46,20 oranında malul kaldığını, kazalıya 114.777,00 TL ilk peşin sermaye değerli gelir bağlandığını, 11.931,68 TL geçici iş göremezlik ödeneği ödendiğini ve 10.973,59 TL tedavi gideri sarf edildiğini, kazanın davalıların kusuru ile meydana geldiğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 13.768,22 TL"nin gelir onay, sarf ve tediye tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı ... A.Ş. vekili; kazanın meydana gelmesinde kazalı ve diğer davalının kusurlu olmaları sebebiyle müvekkili ile illiyet bağının kesildiğini, müvekkilinin iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili tüm tedbirleri aldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
“Davanın kabulü ile,
1)İlk peşin sermaye değeri + SYZ yönünden 91.821,61 TL"nin 45.910,80 TL"sinden davalı ... sorumlu olmak üzere 22.10.2012 gelir onay tarihinden,
2)Geçici iş göremezlik ödeneği yönünden yönünden 9.545,34 TL"nin 4.772,67 TL"sinden davalı ... sorumlu olmak üzere 25.04.2011 ödeme tarihinden,
3)Tedavi gideri yönünden 8.778,98 TL"nin 4.389,4 TL"sinden davalı ... sorumlu olmak üzere sarf tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline”karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı SGK vekili; davalı şirketin kazada %100 kusurlu olmasına rağmen %80 kusur üzerinden karar verilmesinin yerinde olmadığını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Davalı ... A.Ş. vekili; müvekkilinin iş güvenliği için gerekli tüm önlemleri aldığını, diğer davalının şoför olmamasına rağmen aracın sevk ve idaresini alması, kazalının da aracı teknisyen olan diğer davalıya bırakarak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiklerini, araçta herhangi bir teknik veya mekanik arıza bulunmadığını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Davanın kabulüne dair mahkemenin maddi vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından; davacı Kurum ve davalı şirket vekilinin başvurusunun 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 bendi uyarınca ayı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı SGK vekili, davalı şirketin kazada %100 kusurlu olmasına rağmen %80 kusur üzerinden karar verilmesinin yerinde olmadığını belirterek kararın temyiz incelemesi ile bozulmasını talep etmiştir.
Davalı ... Müh. Hizm. A.Ş. vekili, müvekkilinin iş güvenliği için gerekli tüm önlemleri aldığını, diğer davalının şoför olmamasına rağmen aracın sevk ve idaresini alması, kazalının da aracı teknisyen olan diğer davalıya bırakarak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiklerini, araçta herhangi bir teknik veya mekanik arıza bulunmadığını belirterek kararın temyiz incelemsi ile bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
1-Davacı Kurum, 14.08.2008 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucunda sürekli iş göremez durumuna giren sigortalıya bağlanan gelir, geçici iş göremezlik ödemesi ve tedavi masraflarından oluşan kurum zararının davalıdan tahsilini talep etmiş olup, davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanunun 26. maddesidir.
Rücu davaları, kusur sorumluluğuna dayanmakta olup, iş kazasında kusuru olanlar davacı Kurumun rücu alacağından kusurları karşılığında sorumludur. Kusurun belirlenmesinde ise; zararlandırıcı sigorta olayının ne şekilde oluştuğunun, dosya içeriğindeki tüm deliller taktir olunarak belirlenmesi ve kabul edilen maddi olgular doğrultusunda, konusunda uzman sayılacak kişilerden oluşturulacak bilirkişi heyetinden, aynı olay nedeni ile daha önce açılmış ve kesinleşmiş tazminat ve ceza davaları varsa, bu davalardaki kusur raporları ile çelişki oluşturmayacak şekilde kusur oran ve aidiyeti konusunda rapor alınması gereklidir. Kusur durumu saptanırken, iş güvenliği mevzuatına göre hangi önlemlerin alınması gerektiğinin, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığının ve alınmış önlemlere sigortalı işçinin uyup uymadığının, 506 sayılı Kanunun 26. maddesi, 4857 sayılı Kanunun 77. maddesi çerçevesinde değerlendirilerek belirlenmesi gerekir.
Mahkemece alınan her iki kusur raporunda davalı işveren şirkete %40, davalı ... %40, sigortalının %20 oranında kusur oranlarının belirlendiği ve bu kusur raporlarında belirlenen oranlara göre karar verildiği ancak alınan kusur raporlarının yetersiz olduğu anlaşılmaktadır.Dava konusu iş kazası 14.08.2008 tarihinde, davalı ... Telekom. ve Müh. Hizm. A.Ş. çalışanlarından teknisyen işçi davalı ...’ın sevk ve idaresindeki otomobille ... karayolunda ... merkeze doğru seyrederken yolun virajlı olmasından dolayı direksiyon hakimiyetini kaybederek karayolundan çıkarak yol kenarındaki ağaca çarpması sonucu, araçta kaza anında yolcu konumunda bulunan şoför sigortalının yaralanması şeklinde meydana gelmiştir.
Davalı şirket, davalı, sigortalı ve onların haricinde 18 kişiyi, kiraladığı 10 araçla (her araçta bir sürücü bir teknisyen olmak üzere) Vodafone baz istasyonlarının kontrolü işi ile ilgili olmak üzere görevlendirilmişler, ekipler ...’de buluşarak ...’a gitmek için yola çıkmışlardır. Dosya içinde mevcut belgeler ile kazalı, davalı ... tanık beyanlarından sigortalının kullanması için görevlendirldiği aracın direksiyonuna, verilen mola sonrasında davalının geçtiği ve kazanın da aracın davalı teknisyenin kullanımı sırasında gerçekleştiği anlaşılmaktadır.
Özellikle Mahkemece alınan 2. kusur raporu olan 15.11.2016 tarihli raporda davalı işveren şirkete verilen kusur oranı gerekçesi olarak “...işveren iş makinesi olan ulaşım aracı otomobili çalışanlarına kontrol sonucu ve iş emri ile vermediği, çalışanların kazada kullandıkları ... firmasından alır almaz yola çıktıkları, çalışanların uzun yolda kullanacaklara araca binmeden önce işverenin aracı uzun yola uygun bakımlı araç olup olmadığını kontrol etmediği, işverence temin edilen iş makinesi araç ile ilgili yola çıkmadan önce gerekli eğitim verilmediği,ekip olarak yola beraber çıkan şoför ve teknisyene görev tanımı yapılmadığı, işveren ... Tel. A.Ş.’nin çalışanlarına vermesi gerekli İş Sağlığı ve İş Güvenliği yönündeki eğitimler ile denetim görevini ihmal ettiğinden olayın meydana gelmesinde İş Kanunu madde 77, İşçi Sağlığı İş Güvenliği Tüzüğü 2,3,4 maddeleri, Çalışanları İş sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik madde 4,5,6,8,11,17’e muhalefetten...” belirtildiği ancak kusur dayanakları olarak belirlenen bu tespitlerin yerinde olmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, meydana gelen iş kazasında davalı işverenin sorumluluğunu belirleyebilmek için, bu tür görevlendirmelerde şoför dışında yanında yolculuk eden ve sürücü ehliyeti olan diğer sigortalı çalışanların araç kullanmalarının bir işyeri uygulaması haline gelip gelmediğinin, işverence çalışanlarına bu yönde bir talimat verilip verilmediğinin, yine sürücünün ... arasındaki yolu mola vererek mi yoksa molasız mı gitmesinin işverence istendiği hususların araştırılması ve buna göre Mahkemece, işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda uzman olan bilirkişi heyetinden oluşa uygun kusur raporu alınmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum ve davalı ... Müh. Hizm.A.Ş. vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... Telekomünikasyon ve Müh. Hizm. A.Ş."ye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 11.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.