Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Yahyalı İcra Müdürlüğü"nün 2011/386 E. sayılı dosyası ile alacaklılar tarafından, borçlu aleyhine, Yahyalı Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/210 E. sayılı dosyasında verilen ara kararı uyarınca geçit hakkı tesisine ilişkin icra takibi başlatıldığı ve örnek 7 ödeme emrinin tebliğ edildiği, daha sonra da ara kararında belirtilen şekilde icra müdürlüğünce infazın yapıldığı, borçlu vekilince, ara kararının zaruri haller için öngörülmesine rağmen tedbirin esas karar gibi infaz edildiği ileri sürülerek infaz işleminin iptali istemi ile icra mahkemesine şikayette bulunulduğu görülmektedir.
Mahkemece, zorunlu geçit hakkının tedbiren verildiği, davacının zaruri ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için söz konusu yola ihtiyacının bulunduğu, zorunlu ihtiyacın vukua gelmesini müteakiben yolun açılması gibi bir durumun hayatın olağan akışına ters olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
İİK.nun 42.maddesine göre; "Bir paranın ödenmesine veya bir teminatın verilmesine dair olan cebri icralar takip talebiyle başlar ve haciz yoluyla veya rehnin paraya çevrilmesi yahut iflas suretiyle cereyan eder." Anılan hükümden de anlaşılacağı üzere ilamsız icra takibinin konusu ancak para borcu olabilir. İİK.nun 42.maddesi geregince para borcunun ödenmesine ve teminatın verilmesine münhasır bulunan ilamsız takiplere müteallik hükümlerin başka alacaklar hakkında uygulanması mümkün değildir.
Öte yandan şikayete konu ihtiyati tedbir kararı Yahyalı Sulh Hukuk Mahkemesi"nce verilmiş olup, bu tür kararlarda tedbirin infazı için ancak icra müdürlüğü veya yazı işleri müdürü veya bir başka adliye görevlisi infaz memuru olarak tayin edilir. HUMK.nun 101 ve bunu izleyen maddeleri uyarınca mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararlarının esasına ve infazına yönelik şikayetlere de  tedbir kararını veren mahkemece bakılması zorunludur.
Mahkemece verilen ara kararında infaz memurunun atanmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, ilgilinin mahkemeye başvurarak infaz memuru atanmasını sağlaması gerekirken ilamsız icra takibi yoluna başvurması ve örnek 7 ödeme emri tebliğ ettirerek itiraz edilmemesi suretiyle takibin kesinleştirilmesi hukuken mümkün değildir. Esasen kesinleşmiş olmasına rağmen bu kararın icra müdürlüğü işlemi olarak infazı da mümkün değildir. Bu durumda mahkemece bu hususun re"sen gözönüne alınıp takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, istemin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/06/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.