9. Hukuk Dairesi 2016/6550 E. , 2016/6128 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, tır şoförü olan davacının fazla mesai ücretleri her ne kadar ara dönemlerde ödenmiş ise de sürekli eksik ödendiğini, işe başladığından beri arefe günleri dahil genel tatil günlerinde, hafta sonlarında yani senenin tüm günlerinde çalıştırıldığını, her gün yaklaşık 20 saat çalıştığını, 24 saate yakın çalıştırıldığını, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacının istisnaen yaptığı fazla mesai ve hafta tatili çalışmalarının karşılığının bodrolar ile ödendiğini, istisnaen yapılan genel tatil çalışmaları karşılığında serbest zaman kullnadırıldığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacıya ait 2008 yılı Mayıs ayından itibaren tüm ücret bordrolarının dosyaya ibraz edildiği, bordroların tamamında fazla mesai tahakkuku bulunduğu, 2010 yılından itibaren tüm ücret bordrolarında davacının ihtirazi kayıtsız imzalarının bulunduğu, fazla mesai tahakkuku bulunan ve davacının imzası bulunan ve bulunmayan tüm ücret bordrolarında tahakkuk ettirilen ücret ve fazla mesailerin aynı şekilde banka kanalıyla davacıya ödendiği, davacının fazla mesai ödemesi yapılan bordroları ihtirazi kayıt koymaksızın imzalamış olduğundan, ilgili bordro dönemi için bordrolardan gözükenden daha fazla mesai yaptığını, yazılı delille kanıtlaması gerektiği, sunulan takoğraf kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi doğrultusunda, hesap bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporuna göre; davacının, fazla mesai, hafta tatili ve dini –milli bayram tatili ücretlerinin davacıya eksiksiz olarak ödendiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacının fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacağı olup olmadığının tespiti açısından, Dairemiz tarafından aynı gün incelenen Gebze 3. İş Mahkemesi’nin 2013/13 Esas, 2013/15 Esas ve 2013/12 Esas sayılı dosyaları birlikte incelenmelidir. Zira bu dosyalar içinde, diğer dosyaların davacılarını da ilgilendirilebilecek belgeler olup olmadığı incelenerek var ise bu belgeler irdelenmelidir. Bu belgelere örnek olarak, Bölge Çalışma Müdürlüğü müfettişine ibraz edilen işçilerin yıllık bazda yaptıkları toplam fazla mesai ve genel tatil çalışma listeleri, işçinin sefer tarihlerini ve saatlerini gösteren listeler verilebilir. Bölge Çalışma Müdürlüğü müfettişine ibraz edilen sair belgeler de davacının çalışması hakkında delil oluşturup oluşturmadığı yönünden irdelenmelidir.
Davalı tarafından dosyaya ya da Bölge Çalışma Müdürlüğü Müfettişine ibraz edilen bu ve benzeri belgeler, davacının imzasını taşımadıklarından davacı aleyhine delil oluşturmaz ise de davalı tarafından ibraz edilmekle davalı lehine delil oluştururlar.
Ayrıca, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde bahsolunan Gebze 1. İş Mahkemesi 2013/23 Esas, 24 Esas, 25 Esas sayılı dosyalardaki bilgi ve belgeler de irdelenmelidir.
3- Davacı işçinin fazla çalışma, hafta tatili çalışması, genel tatil çalışması yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla mesai, hafta tatili çalışması, genel tatil çalışması yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla mesai, hafta tatili çalışması, genel tatil çalışması alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla mesai, hafta tatili çalışmasının, genel tatil çalışmasının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de bu çalışmaların olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla mesai, hafta tatili çalışması, genel tatil çalışması ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışma yaptığını yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla mesai, hafta tatili çalışması, genel tatil çalışması ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
İşçinin, işvrenin elindeki belgelere dayanması halinde 6100 sayılı Yasa’nın 220. Maddesinin işletilmesi gerekir.
Somut uyuşmazlıkta, davalı vekiline GPRS kayıtları ve takeometreleri ibraz etmesi için kesin süre verilmiş olmakla birlikte verilen bu kesin süre 6100 sayılı HMK’nun 220. maddesine uygun bir kesin süre değildir.
Davalı tarafa GPRS kayıtları ve takeometreleri 6100 sayılı HMK’nun 220 maddesine uygun işlem yapılmalı, fazla mesai ücreti, hafta tatili çalışması ücreti ve genel tatil çalışması ücreti açısından imzalı ve ihtirazi kayıtsız bordrosu olan veya olmayan dönemler için bu işlemin neticesine göre hesaplama yapılarak neticeye gidilmelidir.
İşverenin sunduğu kayıtlar üzerinde inceleme yapılarak fazla mesai, hafta tatli ve genel tatil çalışmalarının tespit edilmesi, ödeme olması halinde de mahsubu yapılmalıdır. Davalı işverenin yazılı delilleri sunmaması halinde takdiri delile göre hesaplama yapılması halinde ise makul ve hakkın özüne dokunmayacak oranda takdiri indirim yapılması gerekir.
4-Fazla mesai süresinin hesaplanmasında, takograflara yansımayan örneğin araca malları yükleme, araçtan malları indirme, bekleme gibi mesaiden sayılması gereken süreler de irdelenmelidir.
5- Dairemiz tarafından aynı gün incelenen Gebze 3. İş Mahkemesi’nin 2013/13 Esas, 2013/15 Esas ve 2013/12 Esas sayılı dosyaların kapsamından ve bu dosyalara gelen Bölge Çalışma Müdürlüğü evrakından, işveren vekilinin beyanı alınarak tutulan Müfettiş Tutanağı’ndan, davalı işverenlikte şoförlere belirli kilometre sayılarının üzerine çıkmaları halinde fazla mesai ücreti ödendiği anlaşılmıştır. Yani fazla mesai ücreti haftalık çalışma süresi esasına göre hesaplanarak ödenmemiştir. Bu durum, işveren vekilinin beyanı alınarak tutulan Müfettiş Tutanağının yazılı delil olması karşısında, dosyadaki diğer deliller de değerlendirilerek davalı tarafından sunulan bordroların yazılı belge olarak bağlayıcılığı irdelenmelidir.
6- Fazla çalışma ücretlerinin hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun 63 üncü maddesinde çalışma süresi haftada en çok 45 saat olarak belirtilmiştir. Fazla mesai ücreti haftalık çalışma süresi üzerinden hesaplanır.
Yukarda açıklandığı üzere, davalı işverenlikte çalışan şoförlere haftalık çalışma saati üzerinden değil, yaptıkları kilometrenin belli miktarları geçmesi üzerine fazla mesai tahakkuku yaptırıldığı anlaşılmakta olup, bu esasa dayanan bordroların bu açıdan irdelenmemesi hatalıdır. Ayrıca, fazla mesai ücretinin kilometreye göre hesaplanmasının yanlış olduğunun gözetilmemesi de hatalıdır.
Bilirkişi tarafından hesaplama, bilgi ve belgelere göre haftalık çalışma saati süresine göre yapılmalıdır.
7-Dairemiz tarafından birlikte incelenen dosyalar kapsamında, şoförlerin kilometre başına prim almaları hususunun gündeme geldiği belirtilmekle birlikte, şoförlerin fiili uygulamada kilometre başına ücret alıp alamadıkları net değildir. Bu nedenle, davacının kilometre başına prim aldığı dönemlerin saptanması ve bu dönemlerde fazla mesai çalışması olduğunun tespiti halinde fazla mesai ücretinin sadece %50 zamlı kısmı hesaplanmalıdır. Zira, Dairemizin ilke kararında da belirtildiği üzere, işçinin parça başı ücreti içinde zamsız kısmı ödenmiş olmakla, fazla çalışma ücreti sadece yüzde elli zam miktarına göre belirlenmelidir.
8- Genel tatillerdeki çalışma veya hafta tatili çalışması karşılığında izin kullanılması birlikte incelenen bir kısım dosya kapsamında beyan edilmiş ise de bu durum işçinin genel tatil çalışması veya hafta tatili çalışması için ücret talep etmesine engel değildir. Zira 4857 sayılı İş Kanunu’nun 47. maddesinde göre genel tatil çalışması karşılığı ücret ödenmesi zorunlu olup, genel tatil çalışması karşılığının izin kullandırılarak ödenmesi düzenlemesi getirilmemiştir. Benzer durum, hafta tatili alacağının düzenlendiği 46. maddede de geçerlidir.
9-Genel tatil çalışması ücreti açsından, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 47 maddesinde “Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde çalışan işçilere, kanunlarda ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışmazlarsa, bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücretleri tam olarak, tatil yapmayarak çalışırlarsa ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücreti ödenir. Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde işçilerin ulusal bayram ve genel tatil ücretleri işverence işçiye ödenir.” hükmü getirilmiştir.
Bilirkişi raporunda, genel tatil ücretinin fazla mesai ücreti kapsamında değerlendirildiği görülmektedir. Zira, davalı tarafından kilometre hesabına göre yapılmıştır.
Belirtilen kanun maddesine göre, genel tatil çalışması ücretinin ödenmesinde, genel tatil günü kaç saat çalışıldığının bir önemi olmayıp, bir genel tatil gününde günlük 7,5 saatten az çalışılması halinde dahi, çalışmasa da kanunen verilmesi gereken günlük 1 yevmiyeye ilaveten 1 günlük yevmiye daha çalışma ücreti olarak verilmelidir. Bu husus göz önüne alınmalıdır.
10- Hafta tatili ücreti açısından 4857 sayılı İş Kanunu’nun 46. maddesinde, “Bu Kanun kapsamına giren işyerlerinde, işçilere tatil gününden önce 63 üncü maddeye göre belirlenen iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmidört saat dinlenme (hafta tatili) verilir. Çalışılmayan hafta tatili günü için işveren tarafından bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücreti tam olarak ödenir. …Yüzde usulünün uygulandığı işyerlerinde hafta tatili ücreti işverence işçiye ödenir.” hükmü getirilmiştir.
Bilirkişi raporunda, hafta tatili çalışması ücretinin fazla mesai ücreti kapsamında değerlendirildiği görülmektedir. Zira, davalı tarafından kilometre hesabına göre yapılmıştır.
Belirtilen kanun maddesine göre, hafta tatili çalışması ücretinin ödenmesinde, hafta tatili gününde kaç saat çalışıldığının bir önemi olmayıp, bir hafta tatili gününde günlük 7,5 saatten az çalışılması halinde dahi, çalışmasa da kanunen verilmesi gereken günlük 1 yevmiyeye ilaveten 1,5 günlük yevmiye daha çalışma ücreti olarak verilmelidir. Bu husus göz önüne alınmalı, davacının 7 gün ard arda yani hafta tatili vermeksizin çalıştığı tespit edilen dönemler olması halinde hafta tatili çalışması için günlük 1,5 yevmiye üzerinden zamlı ücreti hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır. Hafta tatilinde 7,5 saati aşan fiili çalışma ise fazla mesai ücreti içinde değerlendirilmelidir.
11-Kabule göre, bilirkişi raporunda 2008 yılı Ağustos ayından itibaren bordrolar ibraz edildiği, fazla mesai tahakkuku içerdiği belirtilmiştir. Bununla birlikte bilirkişi raporunda takograflara göre hesaplanan 11/01/2008- Temmuz 2008 tarih aralığı için hesaplanan fazla mesai, hafta tatili çalışması ve genel tatil çalışması ücretlerinin de bu bordrolar ile ödendiği kabul edilmiştir. Oysa davalı, 11/01/2008- 31/07/2008 tarih aralığındaki bu çalışmaların 2008 yılı Ağustos ayı ve devamı bordroları ile ödendiğini ispatlayamamıştır. Kural, her ayın çalışmasının o aya ait bordro ile ödenmesi olduğundan 11/01/2008- Nisan 2008 tarih aralığındaki fazla mesai, hafta tatili çalışması ve genel tatil çalışması ücretlerinin ödendiğinin ispatlandığının kabulüde hatalıdır.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15/03/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.