
Esas No: 2012/14725
Karar No: 2012/21324
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/14725 Esas 2012/21324 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 12. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 08/09/2011
NUMARASI : 2011/507-2011/771
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçiler tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
TTK.nun 512/1.maddesine göre limited şirketler ticaret siciline tescil edilmekle hükmi şahsiyet kazanırlar. Tüzel kişilik olan şirketin idare ve temsili TTK.nun 540 ve izleyen maddelerinde düzenlenmiştir. TTK.nun 542.maddesinde ise şirket müdürlerinin haiz oldukları temsil selahiyetinin şümul ve tahdidi hakkında anonim şirketin idare meclisine dair olan 321.maddesine atıfta bulunulmuştur. Tüm bu yasal düzenlemeler karşısında, şirket adına açılacak davayı sadece şirketi temsile yetkili kişilerin açabilecekleri sonucuna varılmaktadır.
Somut olayda feshi istenen taşınmazın ihalesi 13.6.2011 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Dosya arasında bulunan ticaret sicil müdürlüğü kayıtlarına göre borçlu limited şirketi münferiden temsile yetkili kişi ....... olup adı geçenin yine dosyada bulunan nüfus kaydına göre 25.10.2009 tarihinde vefat ettiği görülmektedir. Borçlu şirkete yeni bir müdür veya temsilci atandığına dair herhangi bir belge veya bilgiye de rastlanmamıştır.
İİK.nun 134/2.maddesinde "ihale feshini sadece satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey vermek suretiyle ihaleye iştirak edenlerin" talep edebileceği düzenlenmiştir. Dosya kapsamına göre borçlu şirketi münferiden temsile yetkili olan kişinin ihale tarihinden önce vefat ettiği ve şirkete yeni bir müdür ve temsilcinin atanmadığı sabittir. Şirketin diğer ortağı olan şikayetçi şirketi temsil yetkisi olmadığından bu davayı açmakta aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. Kaldı ki şikayetçi tarafından 15.6.2011 tarihinde (işbu davayı açabilmek amacıyla)borçlu şirket adına kayyum tayini davası açıldığı, ancak Ankara 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 8.8.2011 tarih, 2011/216 E - 2011/1 sayılı kararı ile "...kayyum tayini istenen şirketin yasal hasım gösterilmediği, gerekçesiyle hasımsız açılan bu davanın (usulden) reddedildiği görülmektedir.
Bu durumda mahkemece şikayetçi tarafından borçlu şirkete kayyum tayinine dair davanın sonucu beklenmesi gerekiyorsa yeniden süre verilmeli ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Eksik inceleme ile yazılı gerekçeyle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçilerin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.