Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15372
Karar No: 2017/4593
Karar Tarihi: 18.05.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/15372 Esas 2017/4593 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/15372 E.  ,  2017/4593 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalılardan ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... Yönetimi, 15/02/1984 tarihinde .... Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı dava ile davalıların Temmuz 1325 tarih 36 sayılı tapu ile malik oldukları 20 dönüm miktarındaki yerin Mesudiye Tapu Komisyonunun 26/11/1933 tarih, 59 sayılı kararı ile 200 dönüme çıkarıldığını, oysa 20 dönümlük tapu miktarı dışında kalan yerlerin orman niteliğinde bulunduğunu belirterek, tapunun iptalini ve milktarın 20 dönüme indirilmesini talep etmiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, artırılan kısma yönelik tapunun iptali ile miktarının 20 dönüme iadesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... ve ... ve arkadaşları vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 20/02/2003 gün 2002/10234-2003/550 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “İptali istenen Temmuz 1325 tarih 36 sayılı tapu kaydının malikleri olan ....’dan itibaren tüm mirasçıları belirlenmeli, dava sırasında ölen varsa mirasçıları belirlenerek davaya dahil edilmeli, dava açılmadan önce ölen varsa Orman Yönetimine ayrı dava açması için süre verilip açılan dava eldeki dava ile birleştirilerek bu şekilde taraf oluşumu sağlandıktan sonra davanın esasına girilmesi ” gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulmasının ardından, yargılama sırasında 2005 yılında 3402 sayılı Kanun çerçevesinde genel arazi kadastrosu yapılmış ve dava konusu taşınmazlar hakkında Ordu ili, Mesudiye ilçesi, Topçam beldesi, Ortaalan mahallesi, Müfrez Kilisecik mevkiinde kain 157 ada 1, 158 ada 1, 160 ada 1, 3, 4, 5, 6, 7 ve 8 sayılı parsellerin ölçümleri yapılarak 10/11/1955 tarih cilt:104 sayfa:76 no:4, 15/10/1970 tarih cilt:106 sayfa:84 no:8 , 12/11/1985 tarih cilt:119 sayfa:65 no:19, 12/11/1985 tarih cilt:119 sayfa:64 no:18, 09/11/1955 tarih cilt:79 sayfa:27 no:53 ve no:55’te kayıtlı tapu kayıtlarına dayanılarak 157 ada 1 ve 160 ada 6 sayılı parsel fındık bahçesi niteliği ile 158 ada 1, 160 ada 3 ve 4 sayılı parsel çayır niteliği ile 160 ada 1 sayılı parsel kargir bina ve fındık bahçesi niteliği ile 160 ada 5 ve 8 parsel orman niteliği ile, 160 ada 7 parsel ise kayalık niteliği ile sırasıyla 2.391,26 m2, 4.912,58 m2, 1.845,20 m2, 3.693,65 m2, 510,67 m2, 671,62 m2, 36.365,16 m2, 37.966,79 m2 ve 73.915,26 m2 yüzölçümleri ile belirlenerek ölçüm ve tesbitleri yapılmış ve asliye hukuk mahkemesinin 2003/35 Esasında davalı olduğundan bahisle malik haneleri boş bırakılarak komisyonca mahkemesine gönderilmiştir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede genel arazi kadastrosunun yapılması ve davaya konu taşınmazlar için tutanak düzenlenmesi üzerine asliye hukuk mahkemesince görevsizlik kararı verilerek dava dosyası ile birlikte tutanak ve ekleri kadastro mahkemesine aktarılmıştır.
    Kadastro mahkemesince, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile dava konusu 157 ada 1, 158 ada 1, 160 ada 1, 3, 4, 5, 7 ve 8 sayılı parselleirn orman sayılan yerlerden olması nedeniyle kadastro


    tespitlerinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, 160 ada 6 sayılı parselin ise orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle kadastro tespitinin iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından reddedilen 160 ada 6 sayılı parsele ilişkin olarak, davalılardan ... tarafından ise tüm taşınmazlara ilişkin olarak temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır.
    Mahkemece bozmaya uyulmasına rağmen, bozmanın gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; uyulmasına karar verilen Dairenin 20/02/2003 gün 2002/10234-2003/550 sayılı bozma kararında, iptali istenen Temmuz 1325 tarih 36 sayılı tapu kaydının malikleri olan ....’dan itibaren tüm mirasçılar belirlenerek, dava sırasında ölen varsa mirasçıları davaya dahil edilmesi, dava tarihinden önce varsa Orman Yönetimine ayrı dava açması için süre verilmesi ve açılan dava ile eldeki davanın birleştirilerek bu şekilde taraf teşkili sağlandıktan sonra davanın esasına girilmesi gerektiği belirtilmiş ise de bozma kararı sonrası kök tapu maliklerinin veraset ilamları dosyaya kazandırılmış ancak incelenmesinde mirasçılardan ....’nın davada taraf olarak yer almadıkları, davaya dahil edilmedikleri ve katılımları olmaksızın yargılama yapılarak davanın sonuçlandırıldığı görülmüştür.
    Ayrıca; yargılama sırasında 2005 yılında yörede kadastro çalışmaları başlamış olup, dava konusu taşınmazlar hakkında kadastrodan önceki eldeki davada davalı olduklarından söz edilerek malik haneleri açık bırakılmak suretiyle düzenlenen kadastro tutanakları kadastro mahkemesine gönderilmiş ancak mahkemece taşınmazların zilyetlerinden .... davaya dahil edilmemiş, Hulusi Boduroğlu’nun ise ölü olduğu anlaşıldığından veraset ilamı ya da verasete esas nüfus kaydı dosyada yer almadığından tüm mirasçılarının davada yer alıp almadığı kesin olarak saptanamamıştır.
    Bu nedenle mahkemece öncelikle, Temmuz 1325 tarih 36 sayılı tapu kaydının maliklerinin dosyada yer alan veraset ilamlarına göre davada yer almayan mirasçılarından ..... ile yargılama sırasında malik haneleri açık bırakılmak suretiyle kadastro tutanakları düzenlenen davalı taşınmazlarla ilgili taşınmaz zilyetlerinden davada yer almayan ....’nun tüm mirasçıları belirlenerek davaya dahil edilmesi ve taraf teşkili sağlandıktan sonra davanın esasına girilmesi gerekmektedir.
    Belirtilen hususlar gözetilmeksizin davanın esası hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı görülmüştür .
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı ...’nun ve davacı ... Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/05/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi