Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9684
Karar No: 2016/6446
Karar Tarihi: 10.05.2016

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/9684 Esas 2016/6446 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2015/9684 E.  ,  2016/6446 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı...Deri San. ve Tic. A.Ş. vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... Kimya Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti. ve diğeri aleyhine 11/10/2000 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat ve 20/09/2000 gününde verilen birleşen dava dilekçesi ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen 29/01/2015 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalı-karşı davacılar vekili, duruşmasız olarak incelenmesi ise, davacı-karşı davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 10/05/2016 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı-karşı davacı asil ... ve vekili Avukat ... ile karşı taraftan davacı-karşı davalı şirket vekili Avukat ... geldiler. Diğer davalı-karşı davacı adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.

    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı-karşı davacıların tüm, davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davacı - karşı davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Asıl dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan maddi zararın ödetilmesi, birleşen dava ise alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın bir kısım alacak yönünden takas-mahsup nedeniyle, bir kısım alacak yönünden ise feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı-karşı davacılar ve davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı ... ... davacı şirkette kimyasal maddelerin alımı ve sarfı konusunda yetkili olarak çalıştığını, davacı şirketin kimyasal madde-boya ihtiyacını temin ettiği ... Kimya Ltd. Şti"nin ortağı ve yetkilisi olan davalı ... ile işbirliği yaparak kendisine menfaat temin ettiğini, davalı ... ... 1993 yılı Mart ayından suistimalin ortaya çıktığı 2000 Ağustos ayı başına kadar ... Kimya Ltd. Şti"nden davacı şirketin ihtiyacından fazla kimyasal madde satın aldığını, kimyasalların bir kısmını da su ile karıştırılmış olarak satın aldığını, fazla kimyasalların da davalı ... tarafından sulandırılarak kanallara döküldüğünü, bu suretle davacının zarara uğratıldığını belirterek oluşan zararın davalılardan tazminini talep etmiştir.
    Davalılar, ticari ilişki içerisinde fazla mal satma eyleminin haksız bir fiil olmayacağını, malların alım ve sarfında tam yetkili olan şahsın davacı şirket personeli olduğunu, bu şahsın kendi şirketine verdiği zarardan o malı satan kişilerin mesul tutulamayacağını, kimyasal maddelerin tamamının davalı şirket tarafından davacı şirkete tam ve noksansız teslim edildiği konusunda ihtilafın olmadığını, taraflar arasındaki ticari alışverişin en son 07/08/2000 tarihine kadar devam ettiğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda asıl davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya kapsamından, davalı ...... ... Bankası Güzelyalı Şubesinde bulunan mevduat hesabına davalı-karşı davacı ... tarafından 05/03/1993 tarihinden itibaren düzenli olarak para yatırılmış olduğu anlaşılmaktadır.
    Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda, davacı şirketin 1993- 1994-1995-1996 yıllarına ait defterlerine kaydı yapılan evrakların zamanaşımı nedeniyle firma tarafından imha edilmiş olduğundan defterlerin incelenemediği belirtilerek 1997 -1998- 1999 ve 2000 yıllarına ait defterler incelenerek bu yıllara ilişkin hesaplama yapılmıştır.
    Olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 42. (6098 sayılı TBK’nın 50.) maddesi gereğince, zararın varlığını ve tutarını kanıtlamak zorunda olan davacının, zararın gerçek tutarını kanıtlamakta zorlandığı veya kanıtlanmasının davacıdan beklenemeyeceği durumlarda yargıç, işlerin olağan gidişi ve zarar görenin aldığı önlemleri gözeterek zarar tutarını kendiliğinden belirler.
    Bu durumda, Mahkemece davacının 1993- 1996 yılları arasındaki zarar miktarı hesaplattırılmalı, söz konusu zarar miktarının tam olarak tespitinin mümkün olmaması halinde, hakim 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 42. maddesi hükmü gereğince 1993-1996 yılları arasındaki zarar miktarını hakkaniyete uygun olarak takdir etmelidir. Mahkemece açıklanan olgular ve yasal düzenleme dikkate alınmadan karar verilmiş olması doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, davalı-karşı davacıların tüm, davacı-karşı davalının öteki temyiz itirazlarının ise (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve davacı-karşı davalı yararına takdir olunan, 1.350,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalı-karşı davacılara yükletilmesine, davacı-karşı davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 10/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi