18. Ceza Dairesi 2016/845 E. , 2018/2260 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Olay günü uygun kıyafetle okula gelmediği değerlendirilerek, oğlunun sınava alınmaması üzerine okula gelen sanığın, önce okul müdür yardımcısı katılan ... ile, daha sonra da araya girmek isteyen ve aynı lisede öğretmen olan müşteki ... ile tartışarak, her iki katılanı "hiç biriniz adam değilsiniz, siz kim oluyorsunuz, hepinizin Allahını, Kitabını, Anasını, Avradını sinkaf ederim, sizinle dışarıda görüşeceğim, dışarı çıkın, sizinle okul bahçesinde görüşeceğim" diyerek tehdit ve hakaret ettiğinin kabul edilmesi karşısında, sanığın eylemlerinin aynı yer ve zamanda, aynı suç işleme kararıyla, birbirini takip eden söz ve davranışlarla gerçekleşip gerçekleşmediği, hukuken bir bütün halinde tek bir tehdit ve hakaret fiilini oluşturup oluşturmadığı ve TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle her iki suçtan mağdur sayısınca mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Mahkemece sanığın katılanlara söylediği kabul edilen "sizinle dışarıda görüşeceğim, dışarı çıkın, sizinle okul bahçesinde görüşeceğim” şeklindeki sözlerin, bir bütün olarak TCK"nın 106/1-2.cümlesinde düzenlenen basit tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre ise;
1- TCK’da hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü hallerde, TCK"nın 61. maddesinde öngörülen ölçütlere göre somut olay irdelenip, anılan Kanunun 3. maddesindeki fiille orantılı ceza verilmesi ilkesi de gözetilerek, öncelikle seçenekli yaptırımlardan hangisinin seçildiğinin gösterilmesi, sonrasında da alt ve üst sınırlar arasında temel cezanın belirlenmesi gerekir. Her ne kadar TCK"nın 125/3. maddesinde cezanın alt sınırının 1 yıldan az olamayacağı düzenlenmiş ise de, bu düzenlemenin temel cezanın adli para cezası olarak seçilmesine engel olmayacağı gözönünde bulundurulmadan ve yeterli gerekçe gösterilmeden temel ceza olarak hapis cezası tercih edilmesi,
2- Seçimlik ceza öngören hakaret suçunda hapis cezasının tercih edilmesi halinde bu cezanın ancak adli para cezası dışındaki diğer seçenek yaptırımlara çevrilebileceği gözetilmeyerek, TCK"nın 50/2. maddesine aykırı davranılması,
3- Sanığın adli sicil kaydında yer alan, 3167 sayılı Çek Kanunu"na aykırı davranma suçundan verilen geçmiş hükümlülüğünün, 5941 ve 6273 sayılı Kanunlar ile suç olmaktan çıkarılması ve adli sicil kaydında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar varsa da, atılı suçun 6545 sayılı Kanun"un 72. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 231/8. maddesine eklenen ek cümlenin yürürlüğe girmesinden önce işlendiği dolayısıyla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan 5271 sayılı CMK"nın 231/6-a maddesinde gösterilen “kasıtlı suçtan mahkum olmama” nesnel koşulunun bulunduğu, bu nedenle sanık hakkında 5271 sayılı CMK"nın 231/6-b maddesinde belirtilen “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken “ sabıkalı geçmişi ve sanığın kişilik özellikleri itibari ile ve ayrıca sanığa verilen hapis cezası para cezasına çevrildiğinden, sanık hakkında bir cezaya hükmedilmesine gerek görüldüğünden”şeklindeki yasal ve dosya içeriğine uygun olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21/02/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.