Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/930 Esas 2016/6213 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/930
Karar No: 2016/6213
Karar Tarihi: 11.04.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/930 Esas 2016/6213 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/930 E.  ,  2016/6213 K.
"İçtihat Metni"



MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 23/09/2014
NUMARASI : 2013/435-2014/392

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı asıl borçlu ... arasında akdedilen 05/03/2012 tarihli genel kredi sözleşmesine istinaden kredili mevduat hesabının kullandırıldığını, davalının bu sözleşmeye kefil olduğunu, borcun ödenmemesi üzerine girişilen icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 05/03/2012 tarihinde imzalanan genel kredi sözleşmesinde borçlu ve müteselsil kefil olarak davalının da imzasının olduğu, sözleşme eki olarak yapılan kefaletnamenin asıl borçlu ... ve kefil ... ile ... arasında imzalandığı, doğmuş ve doğacak borçların 148.928,00 TL"lik kısmına müteselsil kefil oldukları, 17/06/2014 tarihli raporun usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının Hatay 2. İcra Dairesi"nin 2013/3836 sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, 1.900,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava genel kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine kefil davalının itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Takip öncesi dönem için borçludan temerrüt faizi talep edilebilmesi için öncelikle borçlunun temerrüde düşürüldüğünün tespiti gerekir. Somut olayda bilirkişi raporunda bu yönde bir tespit bulunmamaktadır. Diğer yönden dosyaya sunulan kredi sözleşmesinde temerrüt halinde temerrüt faiz oranı yazılı değildir. Hal böyle olunca bankanın emsal kredilere uyguladığı temerrüt faiz oranı belirlenerek temerrüt faizinin tespiti gereklidir. Mahkemece açıklanan bu yönler gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 11/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.