Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3591
Karar No: 2018/9178
Karar Tarihi: 18.12.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/3591 Esas 2018/9178 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, önalım hakkına dayalı ... iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Davacı, paydaşı olduğu taşınmazda davalıya satılan hissenin önalım hakkı nedeniyle adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Asli müdahil vekili, önalım davasının sonucunun beklenmesi gerektiğini belirterek, paydaşı olduğu taşınmazda davalıya satılan hissenin önalım hakkı nedeniyle müvekkili adına tescilini talep etmiştir. Davalı vekili, fiili taksim varlığından bahsederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, davacı ... yönünden dava açılmamış sayılmış, asli müdahil ... yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, mahkemece fiili taksim varlığı araştırılmadan karar verildiği belirtilerek, kararın bozulması gerektiği ifade edilmiştir. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri TMK’nın 2. maddesi ve 14/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’dır.
14. Hukuk Dairesi         2016/3591 E.  ,  2018/9178 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.04.2014 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı ... iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacı ... yönünden davanın açılmamış sayılmasına, asli müdahil yönünden davanın kabulüne dair verilen 16.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, önalım hakkına dayalı ... iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı, paydaşı olduğu dava konusu 36256 ada 3 parsel sayılı taşınmazda 03.01.2013 tarihinde davalıya satılan hissenin önalım hakkı nedeniyle adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Asli müdahil vekili, davacıya karşı açmış olduğu önalım davasının sonucunun beklenmesi gerektiğini beyan ederek, müvekkilinin paydaşı olduğu dava konusu taşınmazda davalıya satılan hissenin önalım hakkı nedeniyle müvekkili adına tescilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, fiili taksim savunmasında bulunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davacı ... yönünden davasının açılmamış sayılmasına; asli müdahil ... yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması TMK’nın 2. maddesinde yer alan dürüst davranma kuralı ile bağdaşmaz. Kötüniyet iddiası 14.2.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir.
    Somut olaya gelince;
    Davalı vekili, dava konusu taşınmazın fiilen taksim edildiğini savunmuş, mahkemece bu doğrultuda araştırma yapılmaksızın ... 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/102 Esas sayılı dava dosyasına sunulan 30.04.2015 tarihli bilirkişi kurulu raporu gerekçe gösterilerek dava konusu taşınmazın fiilen taksim edilmediği kabul edilmiştir.
    Mahkemece, mahallinde kesif yapılarak ve tarafların bildirmiş oldukları tanıklar taşınmaz başında dinlenerek, satış tarihinde 36256 ada 3 parsel sayılı kadastral parselin fiilen taksim edilip edilmediği araştırılmadan, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,18.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi