Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/5018 Esas 2012/20993 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5018
Karar No: 2012/20993

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/5018 Esas 2012/20993 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2012/5018 E.  ,  2012/20993 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bakırköy 3. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 11/11/2011
    NUMARASI : 2011/1694-2011/1372

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için  Tetkik Hakimi tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından başlatılan ilama dayalı takibin kesinleşmesi üzerine,  04.10.2011 tarihinde alacaklının, Basın Kanunun 13. maddesi gereğince yönetim kurulu başkanının da müşterek ve müteselsilen şirket borçlarından sorumlu olduğu gerekçesi ile yönetim kurulu başkanı olan n menkul ve gayrımenkullerinin haczini talep ettiği, icra müdürlüğünce talebin kabulü ile haciz işlemleri yapılması üzerine  şikayet yolu ile mahkemeye başvurduğu görülmektedir.
     Takibe dayanak Şişli 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.07.2009 tarih, 2009/144 E.- 2009/318 K. sayılı ilamında, davalılar A Y..ve G,,,,,. adına olarak gösterilmişlerdir. Yine alacaklı tarafından başlatılan takipte de borçlular aynı şekilde gösterilmiş olup,  söz konusu ilamda ve takipte, şahsı adına değil “A ,,,  G,,,, A,. adına” yani şirketin temsilcisi sıfatıyla yer almaktadır. İcra mahkemesince, ilamda ve takipte taraf olarak gösterilmeyen davacı "in yorum yolu ile taraf sıfatı olduğu kabul edilerek  sorumluluğu cihetine gidilemez.
    O halde, mahkemece talebin kabulüne karar vermek gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar vermek isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
    Öte yandan kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan HMK’nun 297. maddesinin (1). fıkrası gereği hükmün “Türk Milleti Adına” verilmesi ve aynı fıkranın (e) bendi gereği hükümde  “gerekçeli kararın yazıldığı tarihin” yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır. 
    SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.