Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/8
Karar No: 2018/2882
Karar Tarihi: 25.04.2018

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/8 Esas 2018/2882 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2018/8 E.  ,  2018/2882 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    ... sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 118 ada 103 parsel sayılı 1.327.724,86 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu gerekçesiyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve müşterekleri tapu kaydı, satın alma, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, çekişmeli 118 ada 103 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile fen bilirkişisi raporunda 3, 4, 5, 8 ve 9 sıra numarası ile gösterilen bölümlerin davacı ve müşterekleri adına payları oranında tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacılar yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşularının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli değildir. Davacılar, hem murisleri adına olan tapu kayıtlarına hem de kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak dava açmışlardır. Yapılan keşifte davacılar vekili, fen bilirkişisi raporunda 5 sıra numarası ile gösterilen yer için 28.05.1984 tarih-2 numaralı tapu kadına, 8 ve 9 sıra numarası ile gösterilen yerler için ise 28.05.1984 tarih-1 sıra numaralı tapu kaydına dayandıklarını açıklamıştır. Temyiz aşamasında temin edilen belgelerden davacı dayanağı tapu kayıtlarının ...’nin de taraf olduğu ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 06.12.1960 tarih, 955/25 Esas ve 960/157 Karar sayılı tescil ilamı ile oluştukları ve tescil krokilerinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Söz konusu tapu kayıtlarının oluşumuna esas tescil ilamları, krokileri getirtilmeden ve tapu kayıtlarının ... sırasında revizyon görüp görmedikleri araştırılmadan keşif yapılmış, fen bilirkişinden keşfi takibe elverişli ve kayıt uygulamasını denetime uygun şekilde gösterir rapor alınmamıştır. 3402 sayılı ... Kanunu"nun 20/A maddesi hükmü uyarınca dayanak tapu kaydının haritası var ise kapsamlarının öncelikle haritasına göre belirlenmesi icap eder. Mahkemece, belirtilen yasa hükmü dikkate alınmadan işlem yapılıp karar verildiği gibi tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmaz bölümlerine ait olup olmadığı hususunda da hüküm gerekçesinde değerlendirme yapılmamıştır. Öte yandan; zilyetlikle kazanım şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda yapılan araştırma da yetersizdir. Çünkü; mahalli bilirkişi ve tanık beyanları, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin kullanım durumu ve süresini açıkça ortaya koymamakta, ziraatçı bilirkişi raporu da bu bölümlerinin ne kadar süredir, ne şekilde kullanıldıklarını ya da kullanılmadıklarını, içinde bulundukları “hali arazi” niteliğindeki parselden ne şekilde ayrıldıklarını, farklı yönlerinin ne olduğunu açıklamamaktadır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez. O halde; öncelikle davacı dayanağı tapu kayıtlarının ... sırasında başka parsellere revizyon görüp görmedikleri araştırılmalı, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü parsellere ait onaylı ... tutanak örnekleri, tutanaklar kesinleşmiş ise tapu kayıtları ve çekişmeli 118 ada 103 parsel sayılı taşınmaza komşu olan taşınmazların ... tutanakları ile varsa dayanağı belgelerin onaylı örnekleri getirtilip dosya ikmal edilmeli, daha sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu ve fen bilirkişi aracılığıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte; davacı dayanağı tapu kayıtları ait oldukları bölümler yönünden uygulanarak kapsamları, tescil krokileri bulunduğu gözetilerek öncelikle, 3402 sayılı ... Kanunu"nun 20. maddesi hükmü uyarınca haritalarına göre belirlenmeli, haritaların uygulanabilir olmaması halinde sınırları tek tek okunmak suretiyle sınırlar mahalli bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkânı sağlanmalı, bu suretle tapu kayıtlarının ait oldukları bölümler yönünden çekişmeli taşınmazı kapsayıp kapsamadığı duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmeli, fen bilirkişisinden keşfi takibe imkan verir ve tapu kayıtlarının uygulamasını ve kapsamını gösterir, tescil ilamı ve krokisinin uygulama kabiliyeti olup olmadığını açıklayıcı rapor alınmalıdır. Ayrıca; mahalli bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli tüm taşınmaz bölümlerinin hangi tarihten beri kimler tarafından neye istinaden ve ne şekilde zilyet edildiği, zilyetliğinin belirli süreyle terk edilip edilmediği, edilmiş ise terkin iradi olup olmadığı, taşınmazın zilyetlikle mülk edinmeye elverişli yerlerden olup olmadığına ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, ziraatçı bilirkişi kurulundan taşınmaz bölümlerinin değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarının da yer aldığı, ne kadar süredir, ne şekilde kullanıldıklarını ya da kullanılmadıklarını, üzerideki bitki örtüsünü, içinde bulundukları “hali arazi” niteliğindeki parselden ne şekilde ayrıldıklarını, bu parselden farklı yönlerinin ne olduğunu açıklayan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek ve tapu kayıtlarına üstünlük tanınıp tanınmadığını da tartışılarak sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi kabule göre de; çekişmeli taşınmazın davacılar adına tesciline karar verilen bölümlerinin tapu kaydının iptali ile yetinilmesi gerekirken taşınmazın tapu kaydının tümden iptaline karar verilmesi ve davacılar adına tescile karar verilen bölümler dışındaki bölümler yönünden hüküm oluşturulmaması da isabetsiz olup davalı ... temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 25.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi