MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- TCK"nın 158/1-f-son, 62, 52/2-4 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
2- TCK"nın 204/1, 62 ve 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet

Sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, soğan üreticisi olan katılandan satın aldığı soğan karşılığında 09.12.2010 keşide tarihli, 4.400 TL bedelli, iğfal kabiliyetini haiz sahte çeki verdiği, çekin katılan tarafından bankaya ibrazında sahteliğinin tespit edildiği iddia edilen olayda;
1- Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, suç işleme kastıyla hareket etmediğine ve lehe hükümlerin uygulanmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2- Nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sahte çek kullanmak suretiyle menfaat temin eden sanığın eyleminin TCK’nın 158/1-f maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın temyiz dilekçesi ekinde, katılanın zararını hüküm tarihinden önce giderdiğine dair 15.10.2014 tarihli “makbuz ve ibra belgesi” başlıklı bir belge sunması karşısında; katılanın beyanı alınarak, sanığın zararı gidermeye ilişkin ödemede bulunup bulunmadığının, bulundu ise hangi tarihte ödeme yaptığının, kısmi ödeme halinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediğinin sorularak, neticesine göre sanık hakkında TCK"nın 168. maddesindeki etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.