23. Hukuk Dairesi 2015/5303 E. , 2016/2106 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin, dava dışı ....."den kooperatif hissesi devralmak suretiyle davalı kooperatife 65.000,00 TL bedel mukabilinde 16.06.2009 tarihinde üye olduğunu, yalnızca dubleks daire çıkması halinde şerefiye bedeli ödeyeceği, bunun dışında bir ödeme yapmayacağı konusunda yönetim kurulu kararı alındığını, ancak davalı kooperatifin müvekkiline 14.09.2009 tarihli ihtarname ile 14.830,00 TL aidat borcu olduğunu bildirdiğini ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatife bu miktarda borcu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili kooperatifin..... isimli bir üyesi olmadığını, ileri sürülen hisse devrinin ve yapılan ödemelerin kooperatif kayıtlarında bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 02.02.2012 tarih ve ..... sayılı ilamıyla, bilirkişi incelemesinin hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olmadığı, bilirkişi raporunda, davacının hissesini devir aldığı şahsın ..... mı olduğu hususunda kesin bir açıklık olmadığı, davacının peşin ödemeli ortak olup olmadığı hususunun da net bir şekilde açıklığa kavuşturulmadığı, bu durumda kooperatifin tüm defter ve kayıtları, yönetim ve genel kurul kararları üzerinde daha önce rapor vermiş bilirkişiler tarafından inceleme yapılarak, davacıya hissesini devreden ortağın kim olduğu ve bu hususta genel kurul ve yönetim kurulunca bir karar alınıp alınmadığı, alınmışsa devralan ortağın peşin ödemeli ortak mı yoksa normal ödemeli ortak mı olduğu hususlarında, alacak ve borç miktarını hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde açık ve net olarak ortaya koyacak açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınarak, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 15.03.2013 tarih ve.... sayılı ilamıyla, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddiyle, davacının peşin bedelli üye olmadığı yönündeki tespit isabetli ise de, kooperatif kayıtlarındaki çelişki ve özellikle davacının ...."den üyelik devraldığı konusunda alınmış bir yönetim kurulu kararı bulunmasına rağmen,.... isimli bir kişinin hiç bir zaman üye olmadığının tespit edilmiş olduğu ve davacı tarafından sunulan ödeme makbuzlarına göre, davacının üye olurken üyeliği devraldığı öne sürülen kişi yerine kooperatife ödeme yapmış olduğu ve ayrıca
...
davacının sahip olduğu hisseye ilişkin hesapların kooperatif yevmiye defterinde.... isimli bir üyeden boşalan üyelik üzerinden takip edilmiş olduğunun da davacının bu kişiden üyelik devraldığı anlamına gelmediği dikkate alındığında, davacının üyelik devri yoluyla değil de, bedelini ödeyerek doğrudan kooperatife üye olduğunun kabulü gerektiği, davacı tarafça sunulan iki adet makbuzda kooperatif kaşesi ile dönemin yönetim kurulu başkanı ...."in ve bir başka kişinin imzası bulunmakta olup, makbuz üzerine ileriki dönemlere ilişkin aidat ödemelerine mahsuben alındığının yazıldığı, davacı tarafından 23.06.2009 tarihinde keşide edilen bononun da kooperatif kaşesi ve iki imza ile ciro edildiğinin görüldüğü, bu ödeme belgeleri kooperatif kayıtlarında bulunmamakta ise de, mahkemece, bu makbuzlarla ilgili eski kooperatif başkanı....hakkında yapılan şikayet üzerine, ....nın 2010/68124 sayılı dosyası üzerinde başlatılan soruşturmanın akıbeti ve ilgililer hakkında ceza davası açılıp açılmadığı araştırılarak, açılmış ise bu dosyadaki delil ve belgelerle birlikte tüm kooperatif kayıt ve belgeleri üzerinde bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılıp ve özellikle ciro edilen bononun da kooperatifçe benimsenmiş olduğu üzerinde durularak, davacı tarafından bu ödemelerin kooperatife gerçekten yapılıp yapılmadığı, ödemelerin yapıldığının tespit edilmesi halinde normal bir kooperatif üyesinin dava tarihi itibariyle yapmış olduğu ödemelerin güncel değerleri ile davacı ödemeleri mukayese edilerek, tarafların gerçek alacak ve borç miktarlarının belirlenmesine yönelik, açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, iddia, savunma, benimsenen ek bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının, 14.09.2009 tarihli ihtarname ile istenilen 14.830,00 TL aidat borcunun 9.641,65 TL"lik kısmından sorumlu olduğu, bakiye 5.188,35 TL"lik kısmından sorumlu olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacının .... düzenlenen 14.09.2009 tarihli ihtarname ile istenilen 14.830,00 TL"nin 5.188,35 TL"lik kısmından borçsuzluğunun tespitine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine ve ileri sürülen temyiz nedenlerine göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, davacı yönünden kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık, davalı yönünden karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 04.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.