23. Hukuk Dairesi 2015/5231 E. , 2016/2105 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki üyeliğin devri, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilini temsilen hareket eden ve müvekkilinin kaynı olan H.. D.."in dava dışı S.S. ...Kooperatifi"nin 160. no"lu üyelik hakkını davalıya iki yıllığına kiraladığını, davalının kooperatif üyelik hakkını kullanması için zorunlu olarak hattın davalıya devredildiğini, devirle birlikte üyelik numarasının 161 olarak değiştiğini, taraflar arasında kabul edilen tarihin gelmesine rağmen davalının hattı iade etmediğini, davalının kira bedellerini de düzenli ödemediğini, bu nedenle ihtiyati tedbir başvurusu neticesinde....Ticaret Mahkemesi"nin....sayılı dosyası üzerinden davaya konu kooperatifin hattına ihtiyati tedbir konulduğunu ileri sürerek, kooperatif üyelik hakkının müvekkiline devri ile kira alacaklarının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacı ile asaleten ya da vekili sıfatı ile imzalamış bulunduğu bir kira sözleşmesinin bulunmadığını, davacıdan hat alım sözleşmesinin bulunduğunu, parasını ödemek suretiyle noter senedi ile hattın satın alındığını, aracı ile çalışmaya devam ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; tarafların esasen hat kiralama hususunda anlaştıkları, ancak mevzuatın kiraya izin vermemesi ve kooperatif yönetiminin buna rıza göstermemesi karşısında mevzuata uygun olacak şekilde tarafların satış şeklinde işlem yaptığı, ancak taraflar arasındaki iradenin gerçek anlamda bir satış olmayıp, prosedür gereğinin yerine getirilmesinden ibaret olduğu, gerçek iradenin ise taraflar arasındaki özel anlaşma ile kiralama olduğu, mevzuatın izin vermemesi sebebi ile satış yapılmasının taraflar arasında gerçekleşen inanç sözleşmesi olduğu, her ne kadar davalı satış savunmasında bulunmuş ise de, satış olgusunu ispata yeterli delil sunamadığı, satım bedelini iddianın aksine ödediğini ispat edemediği, yapılan ödemelerin davacı iddiasını destekler mahiyette kira bedeli ödemeleri şeklinde ve miktarında olduğu, kooperatif bünyesinde bu şekilde kiralama olgusunun yaygın olarak uygulanması karşısında, taraflar arasındaki ilişkinin inanç sözleşmesi olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalının ......Kooperatifi üyeliğinin iptali ile üyelik hakkının davacıya devrine, 17.600,00 TL kira alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, kooperatif üyelik hakkının devri ve 17.600,00 TL kira alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davalıya ait üyeliğin iptali ile davacıya devrine karar verilmiştir. Bu kararın kesinleşmesi halinde, dava dışı kooperatif nezdinde davalı adına oluşan üyelik kaydının iptaline ve bu üyeliğin davacıya ait olduğuna ilişkin sonuçlar doğuracağından, dava dışı ....Kooperatifi"nin hukukunu etkileyecektir. Anılan kooperatifin yokluğunda görülen davada verilen kararın ona karşı infaz edilmesi olanağı bulunmamaktadır. Davada taraf olmayanın leh veya aleyhinde bir karar verilemez. Bu durumda, davacı tarafa anılan kooperatife karşı dava açmak üzere uygun bir süre verilmesi, dava açılması halinde her iki davanın birleştirilerek görülüp tarafların iddia, savunma ve delilleri çerçevesinde uygun bir karar verilmesi gerekirken, kooperatifin yokluğunda yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün re"sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.