15. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4126 Karar No: 2021/2180 Karar Tarihi: 01.03.2021
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/4126 Esas 2021/2180 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2019/4126 E. , 2021/2180 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 168, 52/2, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dairemizin 25/10/2017 tarihli bozma ilamı üzerine dosyanın uzlaşma bürosuna gönderildiği ancak usulüne uygun uzlaşma teklifine rağmen tarafların uzlaşamadıkları belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın işyerinde bir süre yanında çalışan temyiz dışı sanık ..."ın, işe yerleştireceği vaadi ile katılandan 20.000 TL talep ettiği, katılanın miktarı fazla bulup ödeyemeyeceğini söyleyerek 1.000 TL"yi temyiz dışı sanık...Kamış"ın hesabına yatırdığı, sonrasında...ve ..."nın katılandan 2.000 TL daha istediği, ... Kamış"ın hesabına 2.000 TL daha yatıran katılana işe başladığı zaman kendisinden toplam 20.000 TL alınacağının söylendiği ve işe yerleştirecek asıl kişi olarak tanıtılan sanıkla katılanın telefonda görüştüğü, katılanı işini yapacaklarını söyleyerek sürekli oyaladıkları ancak herhangi bir işe yerleşemeyen katılanın şikayetçi olduğu ve sanığın bu şekilde haksız menfaat temin ederek dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunması ve katılan beyanı ile tüm dosya kapsamından atılı suçun sanık tarafından işlendiğine ilişkin mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiş, başlangıçta hedeflenen miktarı alabilmek için bir miktar para alınan katılandan çeşitli bahanelerle tekrar haksız yarar elde edilmesi yeni bir dolandırıcılık suçunun sonucu olmayıp gerçekleşme şekli ve eylem bütünlüğü içinde asıl istenen haksız menfaatin başlangıçta belli olmasına nazaran eylemin tek bir dolandırıcılık suçunu oluşturduğundan, sanığın cezasında TCK"nın 43. maddesi gereğince arttırım yapılması gerektiğine ilişkin tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiş, sanık hakkında hükmedilen cezada etkin pişmanlık indirimi uygulanırken TCK"nın 168. maddesinin 2. fıkrasının gösterilmemiş olması mahallinde giderilebilir eksiklik olarak değerlendirilmiştir. Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, katılanın sanığa herhangi bir para göndermediğine, sanığın atılı suçu işlemediğine, her türlü şüpheden uzak, kesin, somut ve inandırıcı delilin bulunmadığına ilişkin ve katılan vekilinin, sanığa dolandırıcılık suçunun nitelikli halinden ceza verilmesi gerektiğine, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanmasının ilgili Kanun hükümleri ve Yargıtay içtihatlarına aykırılık oluşturduğuna, mahkumiyet kararının hukuka aykırı olarak değerlendirilmesi gerektiğine ilişkin ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 01/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.